Başak Nakilcioğlu, Nefes Konak'ta düzenlenen Ali Lider Söyleşisi'ni kaleme aldı.

Geçtiğimiz Cumartesi günü Afyon’da çok önemli bir organizasyon gerçekleşti. Nefes Konak’ta Şiir Geceleri düzenleyen ekip; pek çok kişinin ilgiyle takip ettiği, günümüzün sevilen yazarlarından Ali Lidar’la söyleşi düzenlediler. Burada biraz Şiir Geceleri’nin düzenlendiği Nefes Konak’tan bahsetmek istiyorum. Aldıklarında oldukça kötü bir halde olan konağı, sahipleri Sinem ve Hasan Okuyucu, tamamen kendi emekleri, gayretleriyle restore edip, Afyon’a kazandırdılar. Şiir Geceleri gibi özel organizasyonların, yaratıcı yazarlık kursu gibi kursların düzenlendiği konakta, piyano ve gitarın eşlik ettiği müzikli geceler düzenliyorlar. 

WhatsApp Image 2022-08-14 at 10.23.13

Ali Lidar söyleşisini düzenleyen Şiir Geceleri ekibi; hepsi başka işlerle uğraşan, şiire, edebiyata olan tutkularının bir araya getirdiği edebiyatseverlerden oluşuyor. Süleyman Aldemir, Eray Tezcan ve Necdet Erdoğan;  Ali Lidar söyleşisiyle 9.sunu düzenledikleri Şiir Gecelerini, tamamen kendi gayretleri, emekleriyle organize ediyorlar. Farklarını, Şiir Gecelerini yürütme tarzları ve düzenledikleri mekan seçimleriyle gösteren bu ekibi ve Şiir Gecelerini takip etmenizi öneriyorum. Afyon’da edebiyat için taze bir nefes oldular. Organizasyon ekibinden Eray Bey’le yaptığımız ropörtajda, Eray Bey sorularımıza içtenlikle cevapladı.

Soru: Merhaba Eray Bey kendinizi tanıtır mısınız? 

Cevap: Adım Eray Tezcan. Ali Lidar söyleşisini düzenleyen ekipteyim. Külüstür sahafın sahibi Süleyman Aldemir ile birlikte organize ettik. Güzel bir ekip arkadaşlığı oluşturduk. Edebiyata olan ilgimiz bizi bir araya getirdi. Nefes Konak'ta şiir geceleri düzenliyoruz, kısa bir süre önce de birkaç arkadaşımızla beraber, İlistir fanzini çıkardık. 

Soru: Ali Lidar günümüz edebiyatının takip edilen yazarlarından. Sizlerin Ali Lidar'la söyleşi yapma sebebiniz neydi?

Cevap: Aslında amacımız herhangi bir kurumdan destek almadan kendi imkânlarımızla düzenlediğimiz Şiir Gecelerini geleneksel bir hale getirmek. Düzenlediğimiz Şiir Geceleri ilerledikçe de günümüz yazarlarıyla ve şairleriyle söyleşiler planladık. Ali  Lidar’a da sosyal medyadan ulaştık. Kendisini sosyal medyadan takip ediyorduk.  Egodan arınmış bir kişiliği olan bir yazar kendisi. Bizim mesajlarımıza da cevap verdi. Afyon’da edebiyat aktivitelerinin az olduğunu ve söyleşi düzenlemek istediğimizi söyledik. Konuşalım dedi. Süleyman Aldemir, Necdet Erdoğan ve ben Eskişehir’e gittik. Ali Lidar'ın kurduğu Küçük Prens Müzesi’ni gezdik ve kendisiyle sohbet ettik. Afyon’a davet ettik söyleşi için. Davetimizi büyük bir incelikle kabul etti. 

Soru: Eray Bey çok kısa Küçük Prens Müzesi’nin içeriğini aktarabilir misiniz?

Cevap: Tabii, Ali Lidar felsefe öğretmeni. Elindeki 400’den fazla dil ve lehçeye çevrilmiş 2.000’in üzerinde Küçük Prens kitabı ile Küçük Prens Müzesi’ni kurmuş. Bu müze, dünyadaki ilk ve tek Küçük Prens Müzesi.

Soru: Ne kadar güzel. Peki, söyleşinin zamanlamasını nasıl organize ettiniz?

Cevap: Biz aslında Haziran ayını düşünmüştük.  Ancak kendisi de öğretmen olduğundan ve Haziran ayı da  genel anlamda hem eğitim hem de pek çok alanda yoğun geçtiğinden Ağustos olmasını kararlaştırdık.

Soru: Bu organizasyonu düzenlemek size neler hissettirdi?

Cevap: Benim için eğlenceli ve güzeldi. Bu serüvenin bir parçası olmaktan çok mutluyum. Buraya geldiğimizde Ali Lidar’a, Afyon’u anlatmak istedim. Şunu düşündüm: Eskişehir’de Afyon’da, yakın ve benzer özellikleri olan şehirler. Bununla beraber Eskişehir neden bizden ileride?  Afyon’un kültür turizmi, yemek, mimari doku olarak ön plana çıkabilecek çok fazla değeri var. Biz niye bunları değerlendiremiyoruz, düşünceleri ile Ali Lidar’a kısa bir Afyon turu da yaptırmak istedim. Örneğin Mevlevihane’ye gittik.  Afyon’un Mevlevilik’te önemli bir yeri olduğunu bu ziyaretimizle öğrendiler. Kaleden çok etkilendiler, gastronomi konağına götürdüm. Afyon’un yöresel yemeklerinden yediler, çok memnun kaldılar.

Soru: Sizce söyleşi nasıl geçti?

Cevap: Bu gecenin iyi geçtiğini düşünüyorum kendi adıma. Sorularımız iyiydi. Ali Lidar’a devamlı sorulan sorular var, onlar sorulmadı. Kendisi de bu sorulardan çok hoşlanmıyor. Biz de öncesinde yaptığımız oturumlarda, kaliteli sorular soralım demiştik. Söyleşi genel anlamda güzel geçti, güzel bir atmosfer oluştu. Bir buçuk saatte bitiririz demiştik, iki saati bulduk. Kendisi de bu anlamda hoşnut kaldı.

Soru: Peki, Şiir gecelerini de Nefes Konak’ta düzenliyorsunuz, bu söyleşi için de burayı tercih ettiniz. Bize, söyleşiyi rezervasyonlu yapma ve Nefes Konak’ı tercih etme sebebinizi anlatır mısınız?

Cevap: İlk yaptığımız şiir gecelerinde rezervasyon yoktu, o zaman da karışıklık oldu. Sonrasında bunun önüne geçebilmek için Nefes Konak sahipleri rezervasyonlu olarak düzenleme önerisi getirdiler. Nefes Konak, tarihî bir konak. Sahipleri çok güzel düzenlemişler, işletme olarak çalıştırıyorlar. Kendileri de kaliteli müzik yaptıkları, piyano, gitar çaldıkları geceler düzenliyorlar. Organizasyon konusunda seçiciler. Fark yaratmak istediklerini düşünüyorum. Biz de hem kendilerini, hem de mekânı sevdik. Dünya görüşlerimiz uyuştu. Bu nedenlerle Şiir Geceleri’ni burada düzenliyoruz. 

Soru: Evet, Şiir Geceleri çok keyifli geçiyor.

Cevap: Teşekkür ederiz, sizler mutluysanız biz daha çok mutluyuz. Hiçbir maddi kaygı gözetmiyoruz, yaptığımız her şey gönüllülük esası üzerine kurulu.  Bizler, başka başka işler yapıyoruz. Ben mermerciyim dış ticaret işi yapıyorum, Necdet bayan kuaförü, Süleyman kitapçı. Aslında hiçbirimiz profesyonel anlamda bu işin içinde değiliz. Bizi bir araya getiren şey, edebiyata olan tutkumuz, şiire olan sevgimiz. Hasan Okuyucu’nun da (Nefes Konak’ın sahibi) bize Şiir Geceleri’nde bu konağı açması, fiziksel bir ortam olarak destek olmasıyla böyle bir ortam oluştu. 

Soru: Bu söyleşinin ardından başka söyleşilerde düzenleyecek misiniz?

Cevap: Ali Lidar bizim için başlangıç oldu. Onun bizi referans göstermesiyle de, bir arada olmak istediğimiz yazarlara ulaşmamız daha kolay olacak. Ali Lidar takip ettiğimiz, kendimize yakın bulduğumuz bir yazar. Öğretmen olduğu ve yaz döneminde olduğumuz için programı uygundu. İlk söyleşide Haydar Ergülen, Sunay Akın gibi yazarlarla görüşseydik, yoğun programlarından dolayı söyleşiyi geçekleştiremeyebilirdik. Bu anlamda Ali Lidar gibi değerli bir yazarla bu dönemde söyleşi yapmak, bizim için çok iyi bir başlangıç oldu. Bunun sonrasında da ulaşabildiğimiz şair ve yazarlara ulaşıp davet etmek istiyoruz. Afyon’a entelektüel bir renk katmak istiyoruz.

Soru: Söyleşiden, hem organizasyonu yapan hem de söyleşiye katılan biri olarak keyif aldınız mı?

Cevap: Kesinlikle keyif aldım. Külüstür Sahaf’ta imza günü bitip söyleşi vakti yaklaştığında, söyleşinin yakında başlayacağını ve soracağım sorular olduğunu söyledim. Ali Lidar’da “beni sen getirdin yolda niye sormadın?” dedi. Soruları, söyleşide soracağımı söyledim. Bunu; benimle birlikte benzer sorular aklından geçen kişilere, aklına soru gelip de toparlayamayacak kişilere alan açmak için yapmak istedim. O yüzden diğer dinleyicilerle birlikte sordum. Güzel sorular sorulduğunu da düşünüyorum. Ali Lidar’ın sohbeti çok güzeldir. Çok akıcı konuşur, bilgi anlamında leb-i deryadır zaten. Bu söyleşide dinleyici olarak, edebiyat adına çok şey öğrendim.

Soru: Bir Afyon’lu olarak, Afyon’a gelen sanatçıların, edebiyatçıların, organizasyondan, atmosferden memnun ayrılmasından mutlu oluyorum. Afyonlu edebiyatseverlerle Ali Lidar’ı buluşturduğunuz için, böyle önemli ve güzel bir organizasyonu düzenlediğiniz için siz Şiir Gecesi ekibine teşekkür ederim. Afyon’a kültür sanat anlamında çok güzel bir renk kattınız, gelecekte de katmaya devam edeceğinize inanıyorum.

Cevap: Biz teşekkür ederiz. Güzel geri dönüşler alıyoruz, biz de sizlere, katılımcılara çok teşekkür ederiz.

*Söyleşiye katılan Yunus Yürekli’yle söyleşi ile ilgili sohbet ettik. Yunus Bey söyleşi hakkındaki görüşlerini bizlerle paylaştı.

Soru: Bugün Ali Lidar söyleşisine katıldınız. Sizce söyleşi nasıldı?

Cevap: Söyleşi güzel ve candan geçti. Eğlenceliydi, anlatım şiir odaklıydı. 

Soru: Katılım nasıldı?

Cevap: Katılım güzeldi ama daha fazla olmalıydı. Yeni Türk edebiyatında yeri olan biri olduğu için çok daha fazla katılım olmasını beklemiştim. 

Soru: Ali Lidar Afyon’a ilk defa geldi, kendisiyle ilk defa böyle bir organizasyon yapıldı. İlk olması adına tanıtım ve mekân seçimi konusunda ve katılımcı olarak görüşünüz nedir?

Cevap: Ali Lidar’la söyleşi organizasyon olarak kurumlarla değil Şiir Gecesi ekibi tarafından yapıldığı, gönüllü olduğu için tanıtım sosyal medyadan yapıldı diye biliyorum. Bilbordlarda olabilir miydi bilemiyorum. Organizasyonu yapan ekibin ve mekân sahiplerinin isteği bilenlerin, gerçekten Ali Lİdar’ı bilenlerin, takip edenlerin söyleşiye katılmasıydı diye düşünüyorum. Rezervasyon yapılarak gelinmesi de bu açıdan yerinde oldu. Bir izleyici olarak ta en doğrusu bu diye düşünüyorum. Bilinçli bir kitle vardı. Burada olan herkes Ali Lidar’ı tanıyordu. Mekan da bu söyleşiye çok uygun tarihi ve estetik bir mekân. Çok keyifliydi.

Soru: Ali Lidar’ın anlatımını, sorulara verdiği cevapları nasıl buldunuz? Söyleşi sırasında nasıl bir atmosfer oluştu?

Cevap: Açıkcası sorulan sorulara net cevaplar yerine, flu cevaplar verdiğini düşündüm o sırada. Belki sorular net sorulmadı bu açıdan bir şey diyemem ama yoruma açık cevaplar verdiğini düşünüyorum. Bu noktada, isteyen istediği cevabı almış oldu. Ali Lidar çok keyifli sohbet eden bir insanmış; sohbet sırasında güldük, güzel bir atmosfer vardı. Oradan herkes memnun şekilde ayrıldı. 

Soru: Bir dinleyici olarak, bu söyleşiye katılmadan önceki beklentiniz neydi? Söyleşi umduğunuz gibi miydi?

Cevap: Söyleşiden önce ”Kalabalık olduğu için soru sorabilir miyim?” diye düşünüyordum. Fakat kalabalık olsa da sorumu sorabildim. Ben; edebiyatta kalıcılık noktasında kaygıları olup olmadığını sordum kendisine. O da böyle bir kaygısının olmadığını söyledi. O yüzden benim beklentim karşılanmış oldu. Öncesindeki imza gününde de birkaç soru sormuştum, onların da cevabını aldım ve sorularımın cevabını net bir şekilde verdi. Söyleşide de hiçbir soru havada kalmadı. 

Soru: Sevdiğiniz bir yazarla, diğer okurlarla birlikte aynı ortamda olmak nasıldı?

Cevap: Tabi ki güzel, biz o insanları yazdıklarıyla, sosyal medyadaki fotoğraflarıyla tanıyoruz. Bu açıdan yazdıklarını, bize yansıttıkları duyguları da sanallaştırıyoruz. O yüzden böyle organizasyonlarla onları karşımızda görmek,  gerçek olduklarını görmek, yazıkları üzerine konuşmak ve onlarla aynı ortamda bulunabileceğimizi anlamak çok değerli.   

Soru: Bu tür söyleşilerin devam etmesini ister misiniz?

Cevap: İsterim tabi. Bu söyleşide sevdiğim bir yazarla bir aradaydım. Ali Lidar’ı seven bir okur benzer tarzda yazan başka yazarları ve daha başka yazı türlerini de merak edebilir. Bu söyleşiden sonra eminim katılan arkadaşların zihinlerinde başka kapılar da açıldı. 

Soru: Çok teşekkür ederim verdiğiniz cevaplar için, sanat dolu günler diliyorum.

Cevap: Ben teşekkür ederim.