Yetişkinlerde  görülen  kişilik bozuklukları nelerdir? Bize yansıması nasıldır? Bunları nasıl düzeltebiliriz?  Toplum yaşamını tehdit eden bu virüsün ,biyolojik,psikolojik ve fiziksel birçok nedenini  sayabiliriz.  Benim üzerinde durduğum esas nokta,çocuklukta oluşan ve yerleşen mizaç unsurları,kültürel faktörler ile anne babanın çocuk yetiştirirken sergiledikleri tutumlardır.
      Büyüklerdeki  kişilik bozuklukları  çocuklarda davranış bozukluğu olarak ele alınmaktadır.Davranış bozukluğu çocuklarda,hırçınlık,saldırganlık,sinirlilik,yalan, inatçılık,çalma   ve küfür olarak kendini göstermektedir. Bu davranışların çocuklarda olgunlaşıp kalıcı hale gelmesinin , çocukların yaşa uygun davranış içinde olmalarına, yaş grubu özelliklerine,davranış yoğunluğuna,davranışın süreklilik arzediyor oluşuna,cinsel rol beklentilerinin bilinerek iyi ayrıştırılması gerekir.    
Çocukların bu davranışlarda bulunmasının nedenleri  ise dikkat çekmek,ebeveynlere karşı güç kazanmak istemesi,intikam alma isteği (özellikle son günlerde gündemde olan aynı yaşta üç genç kızımızın babalarını öldürmesi), çocuğun kendini yetersiz görmesi,ailenin aşırı koruyuculuğu, çocuklara gerektiğinden fazla özen gösterilmesi de fazla kontrol anlamına gelir.
Davranış bozukluklarının yok edilmesi için ise:  Çocuğu cesaretlendirmek,çocuğa güvenmek,çocuğu övmek ve olumlu örneklerini hatırlatmak, çocuğun kendinin sevildiğini bilmesini ve inanmasını sağlamalıyız. 
    Çocuklarla ilgilenerek onlara zaman ayırmalıyız.Çocuklarımızın hoşlanacağı faaliyetler yapmalıyız. Onlarla zaman geçirmenin niceliğinin değil niteliğinin önemli olduğunu unutmayalım. Hata yapan çocuğa vurmak, bağırmak, başkasının yanında nasihat etmek çocuğa karşı yapılan kişilik saldırısıdır.her çocuğu birey olarak görüp saygı duymalıyız. 
    Yukardaki basit kuralları çocuklarımızda uygulamak onların sosyal,saygılı, bilinçli, sorgulayıcı bireyler olarak yetiştirek, bugün şikayetçi olduğumuz,hırçın,asabi,sürekli saldırgan,hatayı kabul etmeyen, özür dilemeyi lügatından çıkarmış ,sokak kültürünün hegomanyasına girmiş birey sayısını azaltıp yok edebiliriz. Bunları hep beraber yapıyor olmak çok önemli.
     İyi insanların çoğalması için, sabırlı ve bilinçli çocuklar yetiştirmek bizim görevimizdir. Asla vazgeçmeden.... Her olumsuzluk bana eksikliğimi hatırlatır...diyerek.