Geçtiğimiz günlerde Afyon Postası ekibi olarak Gazlıgöl bölgesindeydik.

Bölgenin en önemli termal tesislerinden olan Özgül Termal Oteli ziyaret ettik.

Otelin İşletme Müdürü Hakan Siyah Bey ile tanıştık.

Kendisi Trabzon’un Of ilçesinden…

Kendisi konuşmaya başlar başlamaz, “yazılarınızı okuyorum ama size bir sitemim var” dedi.

Nedir diye sordum.

“Gazlıgöl’ü hiç yazmıyorsunuz” diye söze devam etti.

“Yazayım, anlatın” dedim.

Özetle Hakan Bey şöyle diyor:

-Gazlıgöl Termal Havzası, termal turizmde Türkiye’nin bildiği bir bölge.

-Biz otel olarak burada kullandığımız jeotermal kaynağı tekrar yer altına gönderiyoruz. Böylece su kaynaklarımızı verimli kullanma noktasında sorumluluğumuzu yerine getiriyoruz.

-Ben bu sorumluluğu yapıyorsam diğer tesislerde yapmalı. Gazlıgöl Termal Havzası için bu hayati önem taşıyor.

-Bir diğer konuda buradaki suyun şifasının hikayesini anlatamıyoruz.

-Bu suyun tarihini, Frigya döneminde kullanıldığını, Kral Midas’ın kızının vücudunda çıkan yaraların bu sular sayesinde iyileştiğini hikayeleştirme sanatı ile insanlara anlatmalıyız. Ne yazık ki bu suyun hikayesini anlatamıyoruz.

-Kısacası Gazlıgöl, bu şehrin termal turizmindeki vitrininde yer alıyor. Lütfen burayı unutmayalım.

Hakan Bey’in anlattıkları böyle.

Gazlıgöl ve Yaylabağı Beldesi içerisinde çok sayıda termal tesis var.

Afyon merkezde AFJET ile başarılan tek elden su dağıtımı Gazlıgöl’de sanırım tam olarak başarılamadı.

Bildiğim kadarıyla orada da bir AFJET benzeri bir şirket kurulmuştu.

AFGAZJET adıyla kurulan şirket Afyon merkezdeki AFJET gibi kurumsal yapısını tamamlayamadı diye biliyorum.

Bu sene kış döneminde orada da vatandaşlar ısınamadı hatta eylem yapanlar olmuştu.

Hakan Bey’in söylediklerini önemsiyorum.

Gazlıgöl termal havzası termal turizmde arka plana atılacak bir bölge değil.

Buradaki su çöpe gitmemeli.

Ben o bölgenin insanıyım.

Çocukluğumda köyüm olan Anıtkaya’dan Gazlıgöl’deki hamamlara giderdik.

Hamamdan sonra “kokar suyu” içmeden dönmezdik.

İşte bu yüzden bu bölgedeki tüm tesisler jeotermal kaynağı çöpe atmayacak şekilde bilinçlenmeli ve bu konuda yatırım yapmalı.

Bu tesislerde çalışan, bölgede esnaflık yapan her bir fert, Gazlıgöl’ün tarihini bilmeli, bilmiyorlarsa öğrenmeli, gelen misafire bunu hemen anlatmalı anlatabilmeli.

Bunları yaptığımız zaman vitrindeki Gazlıgöl’ün tozu alınacak daha bir ışıl ışıl olacak.