Kalbinden dökülmeyenleri beyninde bir yerlere savaş içinde sokmaya çalışanlaradır bu konserim.

 

Her dakikada yeni bir yıl Töreni kutlaması işlensin istiyorum ruhunuza.

Kemanın ince notalarından insanların bitmek bilmeyen isteklerini dile getirerek engellediniz mutluluklara yol göstermek istiyorum. Her tınıda engel koyup farkına bile varamadığınız bir senfoni eşliğinde düşünmenizi rica ediyorum. Hayatın her ayrıntısında varlığın yüzüne sinmiş mutluluk izlerini hissedin. Bir gülümseme oldu değil mi yüzünüzdeki ifadenizde? Violin sesini hissetmeye başladınız bile.

Ağız dolusu yaşamak istiyorsunuz. Bunun için hep birlikte küçük şeylerden mutluluk çıkartma sanatını öğretelim birbirimize. Yaşamak o küçük şeylerin birbirine eklenmesinden oluşmuyor mu?

 

Derin bir sessizlik sonucu aklınızı okuma fırsatı yakalamışken gitar sesini hissediyorsunuz uzaklardan. Kilitlemiş olduğunuz kutuları seriyorsunuz müziğin ritmine. Biliyorsunuz anahtar sizde var mısınız anahtarı havaya kaldırıp dans etmeye? Sevdiğiniz o şarkıyı mırıldanırken bir bakmışsınız kalabalığın içinde kaybetmişsiniz kendinizi. İçinizdeki her kırgınlığa, çocukluğunuz da içine atıp konuşamadıklarınıza, kaybedip küçük bir toprak attıklarınıza hatta isteyip başaramadıklarınıza dans ederken görüyorsunuz kendinizi.

 

Durmayın devam edin. Ümitsizliğinizden doğan Küçücük ümide selam verin. Ümidin enerjisi saygı gösterecektir sizlere. Etrafı izlerken bir şeyin farkına varıyorsunuz. O sırada çello sesi karşılıyor sizi. İnsan yüzlerini şiirini okumaya başlıyorsunuz ortak bir şiir beliriyor aklınızda . ANLATAMIYORUM.

Ağlasam sesimi duyar mısınız mısralarımda dokunabilir misiniz gözyaşlarıma ellerinizle. Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel kelimelerinse kifayetsiz olduğunu bu derde düşmeden önce.

 

Bir an duraksayıp tek derdin sizde olmadığını mücadelenin hayat çerçevesinde herkese tokat atar gibi yaşattığını görüyorsunuz.

Az da olsa bir rahatlama oluyor o müziğin ritmindeki ruhunuz. Gülümsemişken azıcık dağılmaya ne dersiniz? Ayaklarınız şişene kadar oynamak, sesiniz kısılana kadar, içinizdekileri atana kadar oynamanızı istiyorum.

Elektro gitar eşlik ederken birkaç dakika her şeyi yakın uzaklaşın ve kendinizi bulun.

 

Kendinizi yaşayın gerisi kolay. Sahnedeyken horonsuz olmaz diyenlerdenim. Çalsın bir kemençe deneyim gerçekleştirelim. Kuşlar kadar hafif bir o kadarda yorgunsan da davul zurna sesi ile uğrayalım seni. Yollarınıza küçük mutluluklar düşüncelerinize hayatın akıp giden ritmini işliyorum ilmek ilmek. Konserime son verirken eftelya Okyanusu’ndan inciler yazılmış kağıtlar dağıtıyorum. Mutluluk saçarak bir enstrüman hediye ediyorum sizlere. İster çello keman ister gitar ister kemençe. Hangisinde bulduysanız kendinizi.

 

Ümitsizliğin enerjisi sarmadan kalbinizi, insan yüzlerinin şiirleri sarsın bedeninizi…

 

                                                                                                          EFTELYA