“KURUMLARDAN TALEPLERİMİZ VAR” Son zamanların en zor dönemlerinden birisini geçiren basın sektörünün her zamankinden çok kamu desteğine ihtiyacı bulunduğunu belirten ABYD Başkanı Sezer Küçükkurt basın camiasının taleplerini şöyle dile getirdi: “24 Temmuz 1908 tarihinde Türk Basınında sansürün kaldırılması nedeniyle, her yıl 24 Temmuz günü “Gazeteciler ve Basın Bayramı” olarak kutlanmaktadır. Müsaadenizle mesleğimiz açısından önem taşıyan bu günde değerli yöneticilerimizden meslektaşlarımız adına bazı taleplerimizi dile getirmek isterim: Afyon Kocatepe Üniversitesi ve AFSÜ Rektörlüklerinden talebimiz yerel gazetelerimizin arşivlerinin yeniden Üniversitelerimizin güvencesi altına alınması, tüm basın kuruluşlarımıza üniversitemizin teknik imkanlarından yararlanma olanağı sunulmasıdır. Buna örnek vermek gerekirse Üniversite yönetimlerimizden tüm basın kuruluşlarına web hizmeti ve internet sunucuları konusunda destek sağlanması ile başlayabiliriz. Sayın Belediye Başkanımızdan talebimiz, Afyonkarahisarlı basın mensuplarının yararlandığı küçük ayrıcalıklardan birisi olan ücretsiz otopark uygulamasının kaldırılması kararını yeniden gözden geçirmeleridir. Zira ücretsiz otopark uygulaması Türkiye’nin bir çok yerinde sarı basın kartı mensuplarına yıllardır uygulanan bir kolaylıktır, örnekleri pek çok yerde mevcuttur. Belediyemizin basın-yayın organlarına sağladığı ilan reklam desteğinin de artırılarak sürdürülmesini Sayın Başkanımızdan istirham etmekteyiz. Ayrıca Kent Konseyi ve diğer sivil toplum yapısına yönelik Belediye çalışmalarına basın mensuplarının da dahil edilmesinin faydalı olacağına inanıyoruz. “ASAYİŞ BÜLTENLERİNİ VE YASAL DÜZENLEMELERİ BEKLİYORUZ” Sayın Valimize yerel basının önemli gelir kaynaklarından birisi olan resmi ilanlar konusunda resmi kurum ve kuruluşların yasa ve yönetmeliklere uyması talimatı verdikleri genelgeleri nedeniyle şükranlarımızı sunuyoruz. Sayın Valimizden talebimiz, yerel basın yayın organlarının kamuoyunu doğru bilgilendirmeleri adına geçmişte “vukuat raporları”, sonrasında ise “asayiş bültenleri” olarak adlandırılan Emniyet ve Jandarma bilgilendirmelerinin yeniden başlatılmasıdır. Takdir edersiniz ki doğru bilginin olmadığı yerde ortama yanlış bilgi hakim olmaktadır. En önemli taleplerimiz TBMM ve Ankara’daki temsilcilerimizden olacaktır elbette ki. Sayın Bakanımız ve Milletvekillerimizden sektörümüze yönelik yasal düzenlemeler konusunda diğer milletvekillerinden daha öne çıkarak bu düzenlemeler konusunda lokomotif görevi üstlenmelerini istirham ediyoruz. Şöyle ki; Mesleğimizin onurunun korunduğu bu tarihi günün yıldönümünde öncelikli beklentimiz, basın sektöründe yıllardır dile getirdiğimiz mesleki yasal düzenlemelerin zaman geçirilmeden gerçekleşmesidir. Ülkemizde medya sektörüne genel olarak baktığımızda, basın özgürlüğünden çalışma koşullarına, mesleki standartlardan elektronik haberciliğe kadar bir dizi sorun acil çözüm beklemektedir. “GAZETECİLER AND İÇEREK GÖREVE BAŞLAMALI” Türk basını öncelikle, gazetecilik mesleğini ve bu mesleği kimlerin yapabileceğini düzenleyen ‘Gazetecilik Meslek Yasası’na ihtiyaç duymaktadır. Çağrımız; siyasetçilerin, bürokratların, hukukçuların ve meslek kuruluşlarının temsilcilerinin katılımıyla çalışma gruplarının oluşturulması, kanun teklifi hazırlanması ve Gazetecilik Meslek Yasası’nın ülkemize kazandırılmasıdır. Gazeteci sıfatı taşıyacak olanların aynı doktor, hakim, savcı avukat meslek gruplarında olduğu gibi mesleğe “and içerek” başlamalarının sağlanmasıdır. Türk Ceza Kanunu’nda ve bazı kanun ile yönetmeliklerde yer alan basın özgürlüğünü kısıtlayıcı maddeler mutlaka günümüz koşulları göz önüne alınarak değişmelidir. Darbe dönemlerinden kalan maddelerde düzenlemelerin yapılması kaçınılmazdır. “İNTERNET MEDYASI YASA BEKLİYOR” Günümüzde, teknolojinin hızla gelişimi ve internet ağının hemen hemen her noktaya ulaşması ile birlikte, internet haberciliği de büyük bir gelişim göstermiştir. Sektörde istihdam sağlayan, gerçek anlamda habercilik yapan ve kurumsallaşan internet haber siteleri yeni kaynaklar bulunarak desteklenmelidir. Bu kurumlarda habercilik yapan meslektaşlarımız da yasal düzenlemelerle gazeteci sayılmalıdır. Türkiye genelinde yerel, bölgesel ve yaygın yayın yapan televizyon kanallarının ortak sıkıntısı Türksat’a ve RTÜK’e ödenen ücretler gibi diğer yayın mecralarında olmayan ücretlendirmeler nedeniyle girdi maliyetlerinin artmasıdır. Özellikle yerel ve bölgesel yayın yapan televizyon kanalları büyük bir borç yükü altında kalmıştır. Bu yük azaltılmalı ve kanallar ekonomik olarak desteklenmelidir. RTÜK Yasası da, günümüz koşullarına göre yeniden ele alınmalıdır. Yerel radyo kanallarımız yüksek telif hakları ve verici masrafları nedeniyle zor günler geçirmektedir. Radyolarımızın bu sıkıntıları da ancak yasal düzenlemelerle aşılabilecektir. TOKİ imkanları ile konut sahibi olmak isteyen meslektaşlarımız bulunmaktadır. Bu meslektaşlarımızın taleplerinin karşılanması konusunda sizlerin yardımını beklemekteyiz. Yerel gazetelerin Basın İlan Kurumu gelirlerinde iyileştirmeler yapılmalı, Basın İlan Kurumu Komisyon oranları yeniden belirlenmelidir. Her geçen gün azalış kaydeden resmi ilan gelirlerine son yapılan yasal düzenlemelerle bir kez daha tırpan atılması gündemdedir. Özellikle icra ilanlarının kaldırılıyor oluşu sektörümüzde büyük endişe oluşturmaktadır. “DENETLENEN, DÜZENLENEN VE DESTEKLENEN BİR SEKTÖRÜZ” Denetlenen, düzenlenen ve desteklenen bir sektör olarak yazılı basının resmi ilanlardan elde ettiği gelirlerinde azalışa müsaade edilmemelidir. Zira bu gelirler gazetelerin mecburi istihdam zorunluluğunda bulunduğu personelinin masraflarını bile karşılayamamaktadır. Yerel basın devletimizin, hükümetimizin, Gazi Meclisimizin, siyasi partilerimizin ve siz değerli siyaset adamlarımızın desteğini her zamankinden daha çok beklemektedir. Şundan emin olunuz ki yerel basına maddi anlamda sağlanan her katkı, toplumsal yapımıza olumlu katkılar olarak geri dönecektir. Unutulmamalıdır ki; özgür ve tarafsız basın hepimizin güvencesidir. Bu duygu ve düşüncelerle hepinize saygılar sunuyor, sabırla dinlediğiniz için teşekkür ediyorum. Ebediyete intikal etmiş tüm şehit ve gazilerimizle birlikte merhum meslek büyüklerimizi de rahmetle anıyor, Bayram tadındaki 24 Temmuzlarda bir arada olmayı yüce Allah’tan niyaz ediyorum. “