Afyonkarahisar yoğun geçen iki haftayı geride bıraktı.

Önce Büyük Taarruz ve Zafer Haftası… 

Daha sonra Dünya Motokros Şampiyonası ile birlikte düzenlenen Türkiye Moto Fest etkinliği…

15 sanatçı bu süreçte Afyon halkıyla buluştu. 

Özellikle genç kuşak konserlere yoğun ilgi gösterdi. 

Öncelikle şunu belirtmek isterim. 

Hem şampiyona hemde festivaller dolu doluydu. 

Organizasyon oldukça başarılıydı. 

Bu kapsamda başta Afyonkarahisar Belediye Başkanı Mehmet Zeybek ve ekibine, valiliğimize ve motor sporları federasyonumuza teşekkür ediyorum. 

Belediyenin yeni yönetimi 2018 yılında başlayan bu etkinlikleri sahiplenmiş, hatta üzerine koyarak daha güzel bir seviyeye taşımış. 

Eksiklikler var mıdır, vardır elbet ama özetle başarılı bir etkinlik olduğunu söyleyebilirim. 

Sosyal mesafesiz, maskesiz kalabalıklar zaman zaman hem bizler hemde toplum tarafından eleştirildi. 

Ancak biz mesleğimiz gereği fırsat buldukça etkinlikleri takip ettik. 

Hatta alanda iki gün boyunca halka mikrofon uzattık.

Bu anlamda belkide Afyon basınında bu etkinliklere gelen, halkın nabzını tutan tek basın kuruluşu olduk. 

Dedik ki “konsere mi geliyorsunuz, yoksa motor yarışlarını mı izlemeye geliyorsunuz?” 

Gençlerin büyük bir kısmı bu sorumuza “konser” yanıtını verdi. 

Röportajlar esnasında çadır ve karavan noktalarında konaklayan vatandaşlarımızla da görüştük.

BU arada bu alanda şehre oldukça değer katmış.

Eskişehir’den gelen bir vatandaşımızın şu sözleri dikkat çekiciydi: “Ben yurt dışında da çok sayıda festival gördüm ama burası alt yapı olarak en iyi festival alanı olmuş”

Karavanıyla Afyon’a gelen bir çiftte mikrofonlarımıza konuştu. 

“Motor sporlarına ilgimiz falan yok ama Afyon gibi bir yerde böyle bir şey olduğunu duyunca görmek için geldik. Gerçekten bu adrenalin bu heyecan çok etkileyici.”

Bu röportajlarımızı izlemeyenler, kaçıranlar, buraya tıklayarak söz konusu röportajlarımızı izleyebilir. 

Bu festivaller ve etkinlikler bize şunu gösterdi. 

Gençlerimiz bu şehirde özgürce eğlenebilecekleri alanlar, mekanlar ve etkinlikler bekliyor. 

Yerel yönetimin bunu senenin bir haftasına yıkmaktansa senenin geneline yayması etkili olacaktır diye düşünüyorum.

Şimdi röportajlarımızı izleyenler “herkes konser izliyorsa motor yarışlarına ne gerek var?” diyebilir. 

“Neden buraya bu kadar para harcıyoruz, oraya harcayacak parayı daha fazla konser vermek için harcayabiliriz” sözlerini işitebiliriz.

Ancak ben buna katılmıyorum.

Motokros yarışları bu etkinliklerin ruhunu oluşturuyor. 

Bu yüzden yapılmalı. 

Ama şu palavrayıda artık bir kenara bırakmalıyız.

Her sene  Dünya Motokros Yarışları’nın 3.1 Milyar kişi tarafından izlendiği palavrası dile getiriliyor.

Bunu söyleyen idarecilerimizin de buna inandığını düşünmüyorum.

Dünya nüfusunun 7 Milyar olduğunu düşünürsek bu durumda dünya nüfusunun en az yüzde 50’si bunu izlemiş olması gerekir.

Bunun palavra olduğunu size kanıtlayabilirim.

Afyon sokaklarına çıkıp “Dünya Motokros Yarışlarını” televizyonda izlediniz mi diye sormam bunun yanıtını net bir şekilde oraya koyar. 

Emin olun Afyon’un bırakın yarısını yüzde 90’ı bu yarışları izlemedi. 

Kendinizi ve bu halkı kandırmayın. 

-Güzel reklamımız oldu…

-Uluslararası organizasyon yapma kabiliyetimiz arttı…

-Gençlerimiz eğlendi… 

-Marka değerimiz arttı… 

-Dünyada tanınırlığımıza katkı sundu. 

-Şu kadar sporcu geldi.

-Bu kadar seyirci geldi. 

-Şu kadar para harcadık, harcadığımız parayla yapamayacağımız reklamı yaptık. 

Bu gibi sözlere eyvallah.

Ama palavraya, gerçekçi olmayan söylemlere hayır.