Yüce Allah dünya imtihanımızın bir ticaret, ekonomik faaliyet olduğunu öğretir.

Yaptıklarınızla ya cenneti satın alırsınız veya cehennemi.

Bakın dünyadaki ticareti nasıl anlatır Allah Teala:

“Allah, kendi yolunda savaşarak ölen ve öldüren mü'minlerin; canlarını ve mallarını Cennet karşılığında satın almıştır. Bu, Tevrat'ta, İncil'de ve Kur'an'da gerçek olan bir söz vermedir. Allah'tan daha iyi sözünde duran kim olabilir? O halde, O'nunla yapmış olduğunuz bu alışverişten dolayı sevinin. İşte büyük başarı budur.” Tevbe, 9/111.

İslam toplumunun kurtuluş reçetesinin BİRİNCİ önceliği:

İşinin en iyisini yapan, üreten, patent alan hasenatını, salihate ve ahlaka(ekonomiye) dönüştürmüş SANATKAR kul.

Peygamberimiz daha açık: “Allah Teâla mümin muhterif kulunu (inovasyon yapan, işini geliştireni patent alan) sever” buyurdu.

Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’de Rabbimiz: “İnsan için ancak çalıştığı vardır. Şüphesiz onun çalışması ileride görülecektir. Sonra da çalışmasının karşılığı kendisine tastamam verilecektir.” Necm, 53/39,40,41 ayetleriyle insanın çalışıp ürettiği kadar kıymeti olduğunu ifade eder.

Bu hakikati tüm cami, mescid ve ibadethanelerimizin girişine herkesin göreceği şekilde yazmamız lazım.

Peki hakikati kısaca, herkesin anlayacağı şekilde nasıl yazalım?

Ben tabloya yazıp asacağımız cümleyi yazımın en sonunda ifade edeceğim.

Önce cümlenin Kur’an’dan delilini ortaya koyalım.

Zira Sadreddin Konevi; “Delilini Kur’an ve Sahih hadisten getirmeyen ilim marifet değildir” der.

Cuma’nın 2 rekat farz namazı ve hutbe dinleme en önemli ibadetlerdendir.

Rabbimiz bu önemli farzı nasıl emrediyor?

  1. Adım:  Ey inananlar! Cuma günü namaz için çağrı yapıldığı zaman, alışverişi bırakarak hemen Allah'ın zikrine koşun! Eğer bilirseniz bu, sizin için daha hayırlıdır.
  2. Adım: Ve namaz bittikten sonra yeryüzüne hızlıca dağılın ve Allah'ın lütfundan (rızkınızı) aramaya devam edin. Kurtuluşa ermek için de Allah'ı çok zikredin!
  3. Adım:  Durum böyle iken (kendilerini tümüyle Allah'a ve İslam'a teslim etmeyenler) bir ticaret ya da bir eğlence görünce, (hemen) ona sökün ettiler ve seni ayakta bıraktılar. De ki: “Allah'ın katında bulunan, eğlenceden ve ticaretten daha hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.” Cuma, 62/,9,10,11.

Demek ki hayatın genelinde insan çalışıp çabalayacak, rızkını kazanacak, veren el olacak, alan el değil, güçlü mümin olacak, zayıf değil.

Peygamberimiz “sizin en hayırlınız insanlara en faydalı olanınızdır” buyurdu.

Lakin bu çalışıp çabalama Rabbine olan ibadet ve vazifelerini ihmal ettirmeyecek.

Ancak ibadet için hızlı bir şekilde geldiği mescitten yine hızlı bir şekilde Allah’ın kendisi için çalışması karşılığında yeryüzünde sakladığı rızkının peşinden koşacak.

Bediüzzaman Said Nursi, Şam’da Emevi camiinde verdiği hutbede bu konuyu çarpıcı bir cümleyle aktarır:

"İlâ-yı kelimetullahın bu zamanda bir büyük sebebi, maddeten terakki etmektir."

Mehmet Akif Ersoy’da aynı konuya şairane dikkat çeker:

Kim kazanmazsa bu dünyada bir ekmek parası

Dostunun yüz karası, düşmanın maskarası.

Bu sebeple kişisel ibadetler hasenat, toplumsal iyiliklere salihat diyoruz. Ve salihate götürmeyen hasenat karşılıksız çek gibidir, Allah indinde kıymeti yoktur. Tabii ki hasenatla başlayan kulluk, salihatle devam etmeli, ahlakla tamamlanmalıdır.

Urfalı kardeşimde demiş ya!

3 E çoook önemlidir: Eğitim(hasenat), Ekonomi(salihat) ve Ehlak.

O halde her Müslüman daha çok çalışmalı, daha çok üretmeli, daha çok insana faydalı olmalı, insanlara fayda üretmeyi ahlak haline getirmeli ve kıyamete kadar peşinden sevaplar getirecek kalıcı/marka işler yapmalı.