“530 Akademik Kadromuz var, hoca açığımızı kapattık”

Üniversitede 41 profesör, 37 doçentin bulunduğunu söyleyen Rektör Okumuş, “147 doktor öğretim üyesi, 67 öğretim görevlisi ve 235 de araştırma görevlisi var. Şu anda 530 civarında akademik kadromuz var. Başladığımızdan bu yana ciddi oranda büyüdük. Akademik kadromuzun artması eğitim kalitemizi de yükseltiyor. Biz sağlık hizmetlerinin yanı sıra eğitim de veriyoruz. Üniversitemizden mezun olacak olan öğrencilerimiz yurdun dört bir yanına dağılarak görev yapacaklar. Onları en iyi şekilde yetiştirmek bizim görevimizdir. Birçok alanda hoca açığımızı kapattık. Bakın bir müjde vereyim Almanya’da yaşayan Aslen Sandıklı İlçesinden olan Hüdai Korkusuz üniversitemize geldi. Korkusuz Hoca iyi huylu tümörler konusunda dünya çapında uzman bir isim. Cihazlarını bekliyoruz. Bu ay içinde hastalarımıza hizmete başlar inşallah. Malum tek kişilik odalardan oluşan 100 yataklı FTR hastanesi bu yılki yatırım programına girdi. 2024 de hizmete başlar” dedi.

“Diş Hastanesine 18 koltuk ilave edildi”

Diş Hekimliği Fakültesi’ne yoğun bir talep olduğunu söyleyen Okumuş, “Özellikle pandemi sonrası randevu talepleri arttı. Vatandaşlar randevu alamadıklarını söyleyerek bizlere taleplerini iletiyorlar. Bununla ilgili hocalarımızla toplantı yaptım. Biz devraldığımızda hastanede toplam 58 koltuğumuz vardı. 2021 yılı sonuna kadar da 58 koltukla devam ettik. Hoca sayımız iki katına çıktı. Bakılan hasta sayısı da arttı. 58 koltuk sürdü ama bakılan hasta sayısı ve hastanenin geliri arttı. 250 bin lira civarında aylık geliri varken bu rakam 980 bin liraya çıktı. Hizmette genişleme sağladık. Daha zor işlemleri yapabiliyoruz. Cerrahi işlemleri başarıyla yapabiliyoruz. Hocalar gelip çeşitli işlemler yapılmaya başlayınca hastaların talebi daha arttı. Başladığımızda protezde 6 aylık randevu veriliyordu şu an randevu süresi 1 aya indi.. Saat 24.00’de sistem açıldığında bir buçuk dakika içerisinde tüm randevular doluyor. Çok fazla talep var. Bu yüzden. öğrencilerimizi hastane bahçesine yaptığımız barakalara taşıdık ve 18 koltuk daha ilave yaptık. Bu geçen hafta yapıldı. Vatandaşlarımızın talepleriyle ilgileniyoruz. Önümüzdeki yıl ise Diş Hastanesini yaparak kampüs içerisine almak istiyoruz” diyerek sözlerini sürdürdü.

“Her bir vardiyaya 70-80 arası temizlik personeli düşüyor”

Hastanelerin temizliği konusunda oldukça hassas olduklarını dile getiren Okumuş, “Hastanenin önünde, kafeterya ve çimlerde izmarit ve çöplerin olduğunun fotoğraflanıp sosyal medya ve basına gönderilmesi AFSÜ’yü acıtıyor. Sanki bunların üzerinde durulmadığı ve ilgilenilmediği zannediliyor. Bizim 135 bin metrekare kapalı alanımız var. Hastane bunun çok büyük bir kısmını oluşturuyor. Toplam 665 hasta odamız var. 35 ayrı kliniğimiz var. Toplam 90 polikliniğimiz, 650 adet de tuvaletimiz var.Temizlik personel sayımız ise 260. Her bir vardiyada 260 personel çalışsa bu iyi bir rakam ancak 3 vardiya var. Her bir vardiyaya 70-80  personeli düşüyor. Gündüz daha fazla personel çalışıyor. Böyle bakıldığında her bir kata bir temizlik personeli koyabiliyoruz. Temizlik görevlilerimiz bir tuvaleti temizliyoruz diyorlar, çıktıktan 10 dakika sonra o temizlikten eser olmadığını söylüyor. Bir gün sosyal medyada bir haber gördük. Sağlık Kafede izmaritler çekilmiş. Hemen arkadaşlarıma tüm temizlik görevlilerini buraya gönderin dedim. İsteyene video ve fotoğraflarını gösterebilirim. Saat 11.30’da çimler, betonlar pırıl pırıl oldu. 13.30’da ise orada hiç temizlik yapılmamış gibiydi. Vatandaş çayını alıp şeker kağıtlarını atıyor, sigara izmaritlerini atıyor. Halbuki önünde çöp kovası var. Ben burada sadece vatandaşlarımıza değil, kendi öğrencime ve çalışanlarımıza da sesleniyorum. Burada yanlış bir algı oluşmasını istemiyorum. Temizlik kültürümüz ve değerlerimiz ile yaşadığımız çevre ve birimlerin korunması ve temiz tutulması kültürünün birbirinden ayrı tutulması gerekmektedir. Çünkü toplum olarak bireysel temizliğine dikkat eden, temizliğe değer veren bir toplumuz. Ancak hepimiz mutlaka şahit olmuşuzdur ki, önümüzde giden çok lüks bir arabadan camın açılarak sigara izmaritinin pervasızca yola, hatta kendi aracımıza gelecek şekilde atıldığını görmüşüzdür. Buna karşılık köyden geldiği belli olan, belki de üstü-başı yırtık veya eski olmasına rağmen, bohçasından çıkarıp yediği yemeğin artıklarını ayrı bir poşete koyup, tekrar torbasına koyan veya gidip çöp kovasını atan yaşlı teyze ve amcalarımızı görmüşüzdür. İşte biz ana-babalarımız, teyzelerimizin çevreye duyarlılık kültürünü istiyor ve arzu ediyoruz. Amacımız vatandaşlarımızın temizlik kültürüne söz etmek değildir. Haddimize de değildir. Biz artık toplum olarak yaşadığımız çevreyi koruma ve temiz tutma kültürünün oluşturulmasını istiyoruz. Bir çöpü bertaraf ederken, yere atarken kırk kez düşünelim ve bu çevreyi, bu Dünyayı başkaları ile paylaştığımız gerçeğini unutmayalım istiyoruz. Bize Finlandiya’ya kongreye gittiğimizde öğlen yemeği verdiler. Elimizde çöplerle bekliyoruz. Çöp kovası aradık. Ama içeride de dışarıda da bulamadık. Bir görevliye sorduk. Görevli, ‘Biz sizin çöpünüzü temizlemek zorunda değiliz. Evinize, otelinize götürün’ dedi. Biz elimizde çöplerle kalakaldık. Elimize her geçeni neden ortaya atıyoruz? Burası bizim hastanemiz. Bizim dışımızda başkaları da kullanacak demeliyiz. Basınımızdan da destek bekliyoruz.Herkesin bu konuda duyarlı olmasını umuyoruz” diye konuştu. 

Rektör Okumuş, yayın sonrası Gün FM Yönetim Kurulu Başkanı Fadime Akar ile görüşerek Gün FM’in başarılı yayınlarının devamını diledi. Akar ise Okumuş’a yayın dolayısıyla teşekkür etti.