Hazır bu maç Afyonkarahisar’a alınmışken bizde gidip yerinden takip edelim dedik. Çokta iyi ettik. Kurulu düzenini bozmayan bir oyun oynamaya çalışan Ankaragücü vardı sahada. Mustafa El Kabir gibi forvetide olunca onun ayağından golü bulması kolay oldu. Başkent ekibi skoru koruyarak maçı kazanmasını bildi. Bu maçta bizi en büyük hayal kırıklığına uğratan 2 kulvarda oynayacak olan Akhisarspor’un oyunu oldu. Yeşil beyazlı ege temsilcisi etkisiz bir karşılaşma çıkardı. Seleznov’u mumla aradı desek yalan olmaz. Cezası bitene kadar daha çok arayacaktır. Geçen seneki göze hoş gelen futbolunun yerinde yeller esmekte…Maçtan sonra öğrendikki teknik direktör Saffet Susic ile yollar ayrılmış. Yerine gelecek hocanın bu takımda değiştirmesi gereken çok şey olduğu muhakkak… Tekrar Ankaragücü’ne gelecek olursak stad krizinden dolayı daha çok çile çekecek gibi gözüküyor. Sarı lacivertli ekibin vefakar taraftarı sayıca azda olsa 240 km yolu aşarak desteğini maç boyunca gösterdi. Ankaragücü bu sene İsmail Kartal ile çok daha iyi işlere imza atacağı kesin. Yönetimin ve taraftarın  bu konuda güveni tam. Bakalım göreceğiz…

VODAFONE PARK KLASİĞİ

En son iç saha maçında Antalyaspor’a mağlup olan Beşiktaş, milli maç arasından sonra Yeni Malatyaspor’u zorda olsa geçmeyi bildi. Sayısız pozisyon verdi siyah beyazlılar. Kaledeki yeni transfer Loris Karius kurtarışlarıyla güven verdi. Bu seneki olumlu transferlerden bir onbir yapsak yabancılar karmasında ilk yazılacak oyuncu olabilir alman file bekçisi. Şampiyonlar ligi final maçında kaybettiği güveni Beşiktaş’ta geri kazanacak gibi gözüküyor. Oyun anlamında geldili gittili güzel maç oldu. İzleyenlerin keyif aldığını  düşünüyorum. Fakat Beşiktaş için konuşacak olursak giden oyuncuları daha çok arayacakmış gibi gözüküyor. Gerek avrupada gerek ligde fark yarattıkları aşikardı. Şimdiye dönersek takımın topla arasının çok iyi olduğunu söyleyebiliriz. Bunları skora yansıtabilirlerse çok başarılı olacaklar. Ama yedikleri basit goller herkesi kara kara düşündürüyor. Çünkü Şenol Güneş’te bile o çaresizliği görüyoruz. Maça tekrar dönecek olursak Gary Medel’in  kırmızı kartı damgayı vurdu adeta. Sonraki hafta Kadıköydeki Fenerbahçe derbi maçında oynayamayacak olması  tansiyonu yükseltti. Bundan dolayıdır ki maçtan çok VAR sistemi konuşuldu. Gary Medel’in gördüğü iki sarı kartta eleştirildi. Sıkıntılı görünen kararlar hakemleri takımları zor durumlara düşürecektir. Çünkü bazı kararlar acaba dedirtiyor. Kişiye yada takıma göre kararlar verilmesi izleyenleri sinirlendirmeye devam ediyor. Gelecek haftalarda bu sistemi çok fazla konuşacak gibiyiz…

NAMAĞLUP KALMADI

Süper ligin 5. Hafta maçlarına kadar bileği bükülmeyen bir takım vardı puan tablosunda adı Konyaspor. Ev sahibi ekip etkili oynadı aslında tek eksiği topun çizgiyi geçmemesi diyebilirim.  Yatabare biraz becerikli olsa Fenerbahçe’nin üst üste 4. Maçtan mağlup ayrılması içten değildi. Tabi bunda gelirgelmez kaleyi Volkan’dan devralan Harun’unda çok etkisi var. Harun Tekin’in kurtarışlardaki hakkını yemek insafsızlık olur. Sarı lacivertli ekibin yeni transferlerle çıkardığı oyun, eski oyun ve oyunculara göre gayet iyiydi. Daha az pozisyon veren daha çok hücumu düşünen bir 11  ile çıktı teknik direktör Philiph Cocu. Sol bekte  Hasan Ali Kaldırım’ın sakatlanması ve  oynamaması eminim ki bir çok Fenerbahçe taraftarının yüreğine su serpmiştir! Hatta oh dedirtmiştir çünkü İsmail Köybaşı yerini hiç aratmadı. Diğer bölgelere gelecek olursak Jailson,  Marco Aurelio tipinde oynadı. Alışma sürecinde olduğu kesin sambacının. Hücum bölgesine gelecek olursak Yasin Benzia ayağının tozuyla fark yarattı. İlk yarıda asisti olmamasında, istediği forma bir türlü kavuşamayan İslam Slimani’nin kaçırdığı net gol pozisyonu neden oldu. Fakat İkinci yarı oyuna giren Eljif Elmas, Slimani kadar gol kaçırmada cömert olmadığını herkese gösterdi. Yasin Benzia ilk asistini yazdırdı tabelaya. Eljif Elmas maça gire girmez daha ilk dokunduğu topun golle sonuçlanması çalışmanın ürünü olduğunu ispat etti. Hem Makedonya Milli takımındaki maçında hemde bu maçta maçın oyuncusu olması tesadüf değildir herhalde. Tekrar Fenerbahçe’ye gelecek olursak sürekli kaybetme serisi Konya gibi kimsenin gitmek istemeyeceği bir deplasmanda son buldu. Büyük takımlar için bazen düşük skorla kazanmak, güzel bir yolculuğun başlangıcı olabilir. Bir galibiyet serisi olması için Perşembe günü Dinamo Zagreb ve pazartesi günkü İçerdeki Beşiktaş derbisi çok büyük önem arz ediyor. Bu maçlardan sonra ne olur ne biter nasıl gider sorularının cevabını bulacağız. İlerleyen haftalar bize ışık tutacak. Sevgi Ve Saygılarımla Hoşçakalın…