Döğer Belediye Başkanı Mehmet Demirel ile alakalı yaptığımız eleştirisel haber ve kaleme aldığımız köşe yazısından sonra dün sabah Başkan Demirel telefonla aradı. 

Kendisine hitaben yazdığım yazıda kendisiyle hiç görüşmediğimizi, tanışmadığımızı dolayısıyla şahsi hiç bir problemimizin olmadığını ifade etmiştim.

Başkan buradan söze girdi. 

-Size kırıldım, dedi ve ekledi: “Ama yazdığınız yazıya değil…” 

-Neye kırıldınız, dedim. 

-Benimle hiç görüşmediğinizi yazmışsınız, ama ben sizin kitabınızın imza gününe gelmiştim, dedi. 

Açıkcası şaşırdım. Bir kaç saniye bir şey söyleyemedim. Beklemediğim yerden söze girmişti Başkan Demirel…

Bu konuda kendisinden özür diledim.

Çünkü gerçekten Başkan Demirel’in kitabımın imza günüme geldiğini hatırlayamamıştım. 

O gün en az 150-200 kitap imzalamıştım. 

Gelenlerin bir çoğu hafızamdan çıkmış.  

Ama Başkan Demirel’in konuya buradan girmesi sohbeti daha samimi kıldı. 

Başkan Demirel anlatmaya devam etti: 

“Nail Bey, ben sizin yazdığınız yazıya gerçekten kırılmadım. Siz gazetecisiniz, tabiki eleştireceksiniz. Ben edep ahlak çizgisi sınırlarında her türlü eleştiriye açığım. Oğlumun yazdıklarından dolayı kusura bakmayın. Ben kendisiyle görüştüm. Sağda solda babana ne yazmışlar deyince ister istemez savunmaya geçmiş” diyerek konuşmaya devam etti. 

15 YILDA YAPILMAYANI 1.5 YILDA YAPTIK

“Nail Bey bakın sizin pencerenizden belki bizim yaptığımız haber yanlış. Ancak inşallah bir gün gelin çayımızı için. Ben size beldeyi dolaştırmak isterim. 15 yılda yapılmayanı biz 1.5 yılda yaptık. Önceden sadece ana caddelere parke taş döşenirdi. Şimdi biz her caddeye döşedik. Vatandaşın evinin önüne kadar parke taşı döşedik. Geldiğinizde sizi dolaştırmak isterim.” 

Konuşma bitti diyordum ki Başkan Demirel, “Bir şey daha var” dedi. 

-Çok büyük bir olta attık, o tutarsa Döğer’in çehresi tamamen değişecek.

-Nedir o olta başkanım?

-Onuda geldiğinizde anlatacağım. 

-Bu arada Nail Bey, size bu yazıyı başkalarının yazdırdığını söyleyenler oldu. Ben itibar etmedim. Ben sizi milliyetçi olarak tanıdım. Yazdığınız haberin altında sizi eleştirenlere baktım. Bir çoğu Döğerli değil. Çoğunu tanımıyorum.

Başkan Demirel ile en kısa zamanda görüşmeyi ümit ederek telefonu kapattık.

Ben kendisine hassasiyeti için teşekkür ediyorum. 

Kendisine karşı en ufak bir hakaretimizin olmadığı eleştirimize nezaketle  yanıt verdi. 

Açıkça söylemek gerekirse Başkan Demirel bana samimi geldi. 

O yüzde en kısa zamanda Döğer’e gideceğim ve kendisiyle tanışacağım. 

Başkanın çayını içip Döğer’i Başkan Demirel’den dinleyeceğim. 

Gördüklerimi, işittiklerimi yine bu köşeden yazacağım.

Bu arada Afyon Postası’na fütursuzca saldıranlara bir kaç gün önce MHP Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak’ın dile getirdiği bir sözle yanıt vereyim. 

“Yel kayadan ancak toz alır.”