Geçtiğimiz hafta Afyon Belediyesi’nin gazete basıp dağıtarak tasarruf tedbirlerine uymadığı yönünde bir haber yayınlamıştık. 

Bu haber sonrasında belediyemiz, devlet adabından çok uzak bir üslupla haberimize “sözde” yanıt verdi. 

Sözde diyorum çünkü bu açıklama bir belediyeye hiç yakışmadı. 

Bir defa devletin en önemli kurumlarındandır belediyeler.

Bu yüzden bu kurumlar kahvehane ağzıyla kamuoyuna açıklama yapamaz, yapmamalı.

Belediyemizi yönetenler devletin bir kurumunu yönettiklerini hiç bir zaman akıllarından çıkarmamalı. 

Yapılan her eleştiriye devlet adabıyla, kamu bilinciyle yanıt vermeleri gerektiğin unutmamalılar. 

Bu arada “Sözde basın” demelerine çok alıştık. 

Daha öncede Sayın Belediye Başkanımız “kendini gazeteci zanneden kişi” demişti. 

Şuhut Belediye Başkanımız işine gelmeyen bir haberimizden sonra “sözde basın” demişti.

Sandıklı Belediye Başkanımız benzer açıklamalarda bulunmuştu. 

Sizi eleştirmek, yaptıklarınızı bu halk adına denetlemek, sormak, sorgulamak sizin nazarınızda “sözde basın" oluyorsa varsın biz sözde basın kalalım.

Bu memleketin soran, sorgulayan, vicdanlarının sesine kulak veren insanları bizi çok güzel duyuyor ve idrak ediyor. 

Belki de sizi en çok bu rahatsız ediyor. 

Kim bilir…

….

Bu arada yeri gelmişken söyleyim. 

Biz gazetecilik gereği işimizi yaptık. 

Sizi eleştiren bir haber yaptık.

Asli vazifeniz gazete basmak değil dedik. 

Cumhurbaşkanı kararına bu ters dedik.

Bunları yaparken en ufak bir hakaret cümlesi dahi kullanmadık.

Tamamen habercilik dilini esas aldık.

Bütün bunları yapan basın kuruluşu “sözde basın” oluyorsa devlet adabına hiç uymayan bir dil kullanan belediye ne belediyesi oluyor? 

Takdiri halkımıza bırakıyorum. 

Konuyla ilgili haberden sonrada bir köşe yazısı kaleme almıştım.

O yazıda da bu yapılan gazete basım işini anlamsız bulduğumu, buna gerek olmadığını, halkın parasının boş yere harcandığını gerekçelerimle ortaya koymuştum.

Dileyenler bu yazıyı buraya tıklayarak tekrar okuyabilir.  

Bu yazı sonrasında Afyonkarahisar Belediyesi’nden Kültür ve Sosyal İşler Müdürü İhsan Akar imzalı bir yanıt aldık. 

Gelen açıklamayı olduğu gibi yayınladık.

Bu açıklama belediyenin ilk yaptığı açıklamadan çok farklıydı.

Her şeyden önce edepli ve kamu ahlakına uygun bir açıklamaydı. 

Bu yüzden İhsan Akar Bey’e bu hassasiyeti için teşekkür ediyorum. 

İhsan Bey, bu gazetenin neden çıkarıldığını, ne amaçla böyle bir gazete hazırladıklarından bu açıklamada söz etmişti. 

Bu açıklamayıda merak edenler, gözden kaçıranlar yine buraya tıklayarak okuyabilir. 

Özetle İhsan Bey, şöyle demiş bu açıklamada: 

-Bu gazete ile biz interneti olmayan bireylere ulaşıyoruz.

-Bu gazete ile Gastronomi şehri Afyon’u Türkiye’ye tanıtıyoruz. 

-Bu gazete 81 il valisi, belediye başkanı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne gönderiliyor. 

Şimdi interneti olmayan bireylere ulaşmak çok güzel, kesinlikle buna katılıyorum.

Biz Afyonkarahisar’ı tanıtmak için internet kullanıcısına da internet kullanmayana da ulaşmalıyız. 

Ancak basılan gazeteye bu gelen yanıttan sonra yine baktım. 

24 sayfalık gazetede Afyon’un tarihini, kültürünü, gastronomisini anlatan bir tek yazıya rastlamadım.

Belediye başkanımızın mahalle ziyaretleri, çeşitli ortamlarda yapılan açıklamalar yer alıyor bu gazetede. 

Yani daha önceki yazımda da belirttiğim gibi belediyenin internet sitesinde yer alan bir aylık içerikleri birde gazetede yayımlıyorsunuz. 

Bunu yine önceki yazımda belirttiğim gibi ilde yayın yapan yerel gazeteler “bedava” olarak zaten yapıyor. 

Hem internette hem de basılı gazetede bu haberler zaten yer alıyor. 

Madem biz gastronomiyi anlatacağız diyorsunuz neden gastronomi ile ilgili bir tek içerik yok bu gazetede? 

Belediyede gastronomi birimi var neden bu birimden bu gazeteye özel içerikler talep etmiyorsunuz.

Ramazan Seyman gibi, Satılmış Akkaş gibi, Şükrü Çubuk gibi, Günay Doğar gibi basın kökenli, çok başarılı arkadaşlarımız belediyede görev yapıyor. 

Hasan Özpınar gibi şehir için bir değer var.

Şehrin tarihini, kültürünü, sanatını aydınlatıyor yazdıklarıyla ürettikleriyle… 

Neden bu donanımlı insan kaynaklarınızdan istifade etmiyorsunuz da bir ay boyunca internet sitenizde yayınlanan haberleri kopyala yapıştır yöntemi ile gazeteye taşıyorsunuz. 

Bu işin kolayına kaçmak değil mi?  

Şimdi bir soru sormak istiyorum. 

81 il valisi, belediye başkanları, milletvekilleri Başkan Zeybek’in Afyon’un her hangi bir mahallesine yaptığı ziyareti neden okusun? 

Kendimizi kandırmayalım. 

Bu içerikte çıkan bir gazeteyi 81 ili bırakın, Afyon’un herhangi bir kahvehanesinde bile kimse okumaz. 

Çünkü içerik bayat ve boş…

Madem şehri tanıtacağız diyorsunuz, bu gazetenin amacı bu diyorsunuz, bu gazete tasarruf tedbirleri dışında diyorsunuz, bu gazeteyi basmaya devam edeceğiz diyorsunuz, o zaman bu gazeteye zengin içerikler oluşturun. 

İşin hakkını verin kardeşim… 

Hepimizi okurken şaşırtın, heyecanlandırın.

Bu gazeteler topluma yeni şeyler söyleyin… 

Yine söylüyorum, kopyala yapıştır yaparak çıkardığınız her gazete bu halkın parasını çar çur etmektir. 

Dolayısı ile bu bir kul hakkıdır. 

Hakka girmeyin,  lütfen işinizi layıkıyla yapın.

Afyon Kocatepe Üniversitesi’ndeki öğrenci memnuniyet anketi sonuçlarıyla ilgili haberimizden sonra çok sayıda telefon ve e-posta aldım. 

Haftanın yoğunluğundan bunları bir türlü yazamadım. 

Yarın bunları yazacağım. 

...

30 Ağustos Zafer Bayramı kutlu olsun. 

Bugün bağımsız, patronsuz, onurlu gazeteciliğin temsilcisi olan Afyon Postası 3 yaşında. 

Gerçekleri korkmadan yazacak nice güzel yıllarımız olması dileğiyle...