DEVA Partili Kadir Daylık’ın açıklamaları şöyle: 

KIZILAY’DA SORUN

2019 yılında Anonim Şirkete dönüşen ve böylece daha profesyonel olarak üretime başlayan işletme yaşanan ekonomik krizden etkilenmesinin göstergesi olarak   çalışanları ile sorunlar yaşamaya başladı. Son zamanlarda Afyon Kızılay Maden Suyunun reklam filimlerinde görünür olması ilimiz adına önemli gelişmeydi,  büyüyerek gelişen Kızılay  Afyonkarahisar için önemli bir işletme olduğunu ortadadır.  Fakat  burada bir mağduriyet var, çalışanların özlük haklarını almak istemeleri kadar doğal bir şey yok ülke gündeminde de yer alan bu olayın bir an önce çözüme kavuşması arzusu içerisindeyiz.  Maalesef ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik kriz, son zamanlarda alışık olmadığımız manzaraları da beraberinde getirecek. Kızılay da olduğu gibi İşveren ile çalışanın arası açılacak. Artan maliyetlerle başa çıkamayan sanayici maalesef geçmişi unutmak,  gelecek adına bir şeyler planlamak durumu ile mücadele ederken bu durum  mağduriyeti beraberinde getirecek.  Piyasaya olan güvensizlik  ve ekonomik kriz maalesef işveren ile çalışanların arasını açacak. 

İŞ DÜNYASI ZORLANIYOR

Daha öncede belirttiğimiz gibi , Asgari ücrete yapılan %50 zammın çalışanların enflasyon karşında eriyen maaşlarını azda olsa telafi etmiştir.  Fakat maalesef ülkemizde herkesim asgari ücretle çalışmıyor olması ve buna bağlı olarak asgari ücret artış oranı ile doğru oranda artış beklenen ücretler, ustabaşı, kıdemli  çalışanlar, beyaz yakalı olarak tabir ettiğimiz çalışanları mağdur edilmiştir. Bu çalışanların maaşlarının ayarlanmasının zor olduğu ortadadır.  İlimizde maaş ayarlamasının ne kadar zor olduğunu Kızılay firmasında görmüş olduk.  Yerinde durmayan hammadde artışları ile içinde bulunduğumuz ekonomik kriz, sanayiciyi çalışanları ile karşı karşıya getirerek yeni bir sorunu karşımıza getirmektedir. İşveren ile çalışan arasındaki anlaşmazlıklar şuan ki mevcut iktidarın yönetememe sorunundan kaynaklandığı ve neticesinde  üretimin aksamasına veya  durmasına neden olmuştur.

EN BÜYÜK ENERJİ KRİZİ

Son bir yılda elektrik tarifelerini esnaf için yüzde 162, çiftçiler için, yüzde 124, meskenler için yüzde 103 artırılması, Sanayicinin doğal gaz faturası, bir yılda 4 buçuk katına çıkması ve bunların artış oranı maliyetlere yansıyacak.  Enerjiye niye bu kadar zam geldi, artan enerji maliyetleri  üretim maliyetlere yansımayacak mı. Maalesef ülkemiz tarihindeki en büyük enerji krizini yaşıyor.  Maalesef algı operasyonu ile Doğal gaz sorununun  İran kaynaklı olduğu söyleniyor.  Yıllardır tekrar eden bir şey, her kış. Ülkemizin sanayisi  hiç böylesine bir darboğaz yaşamadı.  Sanayide doğal gaz tamamen kesiliyor, elektrikler kesiliyor.  On binlerce fabrika hep birlikte kapatılıyor. Enerji bakanlığından acilen çıkarılan bir yazı ile "Elektrik kesilecek, doğal gazı keseceğiz ona göre üretiminizi düşürün ayarlayın" deniliyor. Anlaşılıyor ki o depolar kışa hazır değil ,tam dolu değil. Yetkililere soruyoruz, kışın havanın soğuyacağı belliydi.  Depolar neden doldurmadı, süresi dolan doğalgaz anlaşmaları neden yapılamadı.  Zor bir dönemden geçiyoruz. Ancak umudumuzu asla yitirmeyeceğiz. Biz ülkemize  , zor günlerin üstesinden gelen Türk halkına güveniyoruz. Genel Başkanımız Ali Babacan a güveniyoruz. Bu ülke her türlü zorluğu aştığı gibi, her türlü krizi çözdüğü gibi bu krizi de inşallah çözecektir.

KAPSAYICI BÜYÜME HEDEFLİYORUZ

DEVA ekonomisi ne demek;  adil rekabete, fırsat eşitliğine, özel sektör öncülüğüne ve verimliliğe dayalı bir ekonomik sistem demek.  Kaliteli bir büyüme demek.  Büyümenin nimetlerinden tüm toplumun istifade etmesi demek. Büyümenin adil bir paylaşımla vatandaşa dönmesi demek. Tutarlı, öngörülebilir, ortak akla dayanan, şeffaf ve hesap verebilir politikalar demek. Her bir vatandaşımızın insan onuruna yaraşır iş, gelir ve refah içinde olması demek.

 Biz, bu ülkede, insanların yatağa aç gitmediği, yarınlarından endişe etmediği bir refah seviyesi hedefliyoruz. Esnafın kepenk kapatmadığı, faturalarını ödeyebildiği, emeklilerin saygın bir gelir elde ettiği bir ülke hedefliyoruz. 

ZAMANCI GELİNCE BAKARIZ DİYEN BİR PARTİ DEĞİLİZ

Umudunu asla yitirmeyenlerin partisi olarak diyoruz ki; Bu milletin daha fazla fakirleşmesine müsaade etmeyeceğiz. Halkının geçim sıkıntısını bilen, işinin ehli kadrolarla sorunları teker teker çözeceğiz. Çok yakında, makro ekonomi, finans ve istihdam alanlarında, 90 ve 360 gün içinde yapacaklarımızı adım adım taahhüt ettiğimiz eylem planımızı açıklayacağız. Çünkü biz “Zamanı gelince bakarız” diyen bir parti değiliz. Her konuda, detaylı hazırlıklar yapıyoruz. Kimsenin şüphesi olmasın; önce güveni tesis edeceğiz, ardından topyekun zenginleşeceğiz.