Geçmişiyle boğuşmaktan usanan insanlık, eğer bir gün geleceği ile karşılaşsa, onu tanıyabilecek mi? - Amin Maalouf

Merhabalar sevgili dostlar, bu hafta yukarıdaki sözden de hareketle bazı değerlendirmeler yapmaya çalışacağım. Kovid süreci, hala etkisini sürdürüyor. Gelecek üzerine konuşmak ve değerlendirmeler yapmak isterdim. Ancak görünen o ki şu an konuşmak için çok erken. Gelelim ana konumuz şehirler ve karşılaştırmalı analizlerine; bu konuda detaylı bir rapora ulaştım, bu rapor T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanmış ve Aralık 2019’da yayınlanmış Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik raporudur. Buna göre demografik, istihdam, eğitim, sağlık, rekabetçi ve yenilikçi kapasite, mali değişkenler, erişilebilirlik ve yaşam kalitesi vb faktörleri dikkate alınarak, hem bölgeler hem de iller karşılaştırmalı bir analiz raporuyla sunulmuştur. Eminim ki yöneticilerimiz iyi niyetle ve ellerinden geldiğince doğru bir çalışma yürütüyorlardır. Ancak ekonomik analizlerde ister istemez rakamların söylediği bazı gerçekler vardır ve bu gerçekler dikkate alınarak bir planlama yapılırsa, hem doğru teşhis hem de doğru tedavi imkanları uygulanabilecektir. Daha önceki yıllarda, 1982 DPT, 2004 Kalkınma Bakanlığı raporlarını bilen birisi olarak, bu raporun da ilimiz açısından çok değerli bilgiler içerdiğini belirtelim. Aksi takdirde havanda su döğmeye devam ederiz hatırlatalım. Şimdi gelin, bu rapora göre aşama aşama ilimizi değerlendirelim. 

İllerin sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralamasında ilimiz 81 il arasında 41. Sıradadır. TR 33 - Zafer Kalkınma Ajansı bölgesinde yer alan diğer illerden Manisa 23., Uşak 29. ve Kütahya 37. sıradadır. Birinci sırayı İstanbul, Ankara ve İzmir alırken; en son sırayı Muş, Ağrı ve Şırnak almaktadır. Raporun aşağıda yer alan gelişmişlik raporunda da belirtildiği ve gösterildiği üzere dikkat çeken en önemli nokta, ilimizin, ülkemizin ege bölgesi ve yakınındaki iller arasında 4. Kademede yer alan tek il olmasıdır. Örneğin Burdur, Kütahya, Karaman ve Uşak gibi iller 3. Kademededir. Bu durum ister istemez moral bozucu bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır. Halbuki ilimizin de içinde yer aldığı TR-33 bölgesi, bölge olarak ikinci kademede yer almaktadır. Dolayısıyla Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğünce hazırlanan bu rapor, iyi değerlendirmeler ışığında incelenmeli ve atılması gereken doğru adımlar ve politikalar hızla harekete geçirilmelidir.  

Birinci kademede yer alan illerden, Afyonkarahisar’a yakın olan iller Eskişehir, Ankara ve Antalya’dır. İkinci kademe illerde Denizli ilk sırayı almakta, Konya, Isparta ve Manisa gibi illerde ilimize yakın olan ve dikkat çeken illerdir. Üçüncü kademe illerde Uşak, Kütahya ve Burdur illeri bulunmaktadır. İlimizi dördüncü kademede yer almakta ve bölgede bizim dışımızda yer alan il yoktur. Buna karşın aynı raporda Afyonkarahisar ilimizin, % 5,6 işsizlik oranıyla Türkiye ortalamasının altında yer aldığı da belirtilmiştir. Bizim bulunduğumuz kategori dışında beşinci ve altıncı kategori illeri de vardır. Bu iller ağırlıklı olarak doğu ve güneydoğu illeridir. 

İlimizin alt kategoriler itibari ile durumunu değerlendirdiğimizde genel sıralamada 41.sırada yer alan ilimizin, iller arası Erişilebilirlik sıralaması 13.sıradır. Bu sıralamada Kütahya 33., Uşak 29. ve Manisa 22.sıradadır. Dolayısıyla ilimiz erişilebilirlik açısından öndedir. İlimizin bu konudaki başarılarından birisi il özel idaresinin başarılı çalışmaları gösterilebilir. Çünkü bu sıralamada dikkate alınan unsurlar; kırsal kesim yollarının asfaltlanması, internet abone sayıları, mobil telefon sayıları, otoyol ve devlet yollarının yapısı ve demiryolu hattının oranı olarak gösterilmiştir. Dolasıyla bu göstergede önemli derecede ön planda olan ilimiz, zayıf olduğu alanlara odaklanmalıdır. 

Rekabetçi ve Yenilikçi Kapasite sıralaması açısından ilimiz 25.sıradadır. Bence, bu gösterge üretim gücümüz ve geleceği açısından önemli bir göstergedir. Örneğin bu sıralamada da Kütahya 41., Uşak 36. ve Manisa 13.sıradadır. Bu değerlendirmede de ilimizin bölgede ön planda yer alan illerden birisi olduğunu açıklayabiliriz. Kişi başına düşen ortalama ihracat, imalat sanayi kayıtlı işyeri sayısı, yabancı sermayeli şirket sayısı, marka başvuruları, kişi başı elektrik tüketimi, OSB’lerdeki üretim yapılan parseller vb göstergelerdir. İlimizin belli ürünlerde ihracat potansiyelinin olması, önemli bir avantajdır. Gerek mermer sanayi, gerekse metalik ürün sektörü ilimizin katma değer oluşturan alanlarındandır. Özellikle OSB (Organize sanayi Bölgeleri)’lerin kullanım oranları da bu noktada dikkat çeken unsurlardandır. Bu noktada il içindeki en olumsuz gösterge Bolvadin OSB’dedir. Bunun yanında Bolvadin-Çobanlar karayolundaki İl Organize Hayvancılık projesinin hayata geçirilmesinin ise yeni bir üretim gücü oluşturacağı belirtilebilir. Merkez için planlamaya alınan ikinci organize sanayi bölgesi çalışmalarının da yerinde bir karar olduğu belirtilebilir. Yıllardır vurgulanan ama bir türlü istenen seviyeye getirilemeyen Üniversite ve Sanayi ya da reel sektör ilişkisinin daha ön plana alınacağı projelere ağırlık verilebilirse, gelecekte daha önemli bir üretim gücü oluşabileceği de nettir.    

İstihdam göstergeleri açısından ilimiz 35.sıradadır. Bu konuda Kütahya 21., Uşak 19. ve Manisa 9.sıradadır. İşsizlik, işgücüne katılım, çalışma çağındaki nüfusun toplam nüfus içindeki payı, imalat sanayi çalışan sayısı, erkek ve kadınlar için ortalama günlük kazanç gibi unsurlar dikkate alınır. İşsizlik göstergeleri açısından ilimiz, Türkiye ortalamasının altında olmakla birlikte, TR-33 bölgesinin gerisinde bir yüzdeye sahiptir. Dolayısıyla üretim altyapısının geliştirilmesi, hizmet sektörünün desteklenmesi ve termal seracılık gibi uygulamaların yaygınlaştırılması, hem işsizlik verilerinde hem de kadın istihdamımızda önemli bir yapısal dönüşüm oluşturacaktır. Bunun en iyi örnekleri İl Merkezimiz, Fetibey bölgemiz ve Sandıklı ilçemizdir.   

Sağlık göstergeleri ve imkanları açısından ilimiz 38.sıradadır. Bu konuda Kütahya 49., Uşak 33. ve Manisa 27.sıradadır. Bu analizlerde Hastane sayısı, hasta yatağı, hekim, eczane ve diş hekimi sayıları dikkate alınmıştır. Aslında ilimizin ön planda olduğunu düşündüğümüz göstergelerden birsiydi. Gelecekte daha iyi olmasını beklediğimiz ve ilimiz için TOBB ve Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odamız tarafından hazırlanan Sağlık Endüstri Bölgesi projesinin ne kadar yerinde bir proje olduğunu çok daha iyi anlayabiliriz. Bu projenin tamamlanmasıyla birlikte, ilimiz sağlık alanında farklılaşan illerimizden birisi olabilecektir. Bu projeye ilimizin önde gelen liderlerinin tüm enerjisini vermesi çok önemli bir adım olarak durmaktadır.   

Mali göstergeler açısından ilimiz 48.sıradadır. Bu konuda Kütahya 41., Uşak 24. ve Manisa 37.sıradadır. Banka kredilerin payı, mevduat miktarı, internet bankacılığı kullanımı ve kişi başı milli gelir ön planda dikkate alınan unsurlardandır. Yaklaşık 5-6 yıl önce 35. sıralarda olan ilimiz, finansal göstergeler açısından gerilemiş görünmektedir.   

Yaşam kalitesi göstergeleri açısından ilimiz 50.sıradadır. Bu konuda Kütahya 30. ve Uşak 16.sıradadır. Kişi başı elektirik tüketimi, şebeke suyundan yararlanma oranı, kükürtdioksit ortalamaları, sosyal güvenlik sistemi dışında kalan nüfus, otomobil sayısı ve kiralanabilir alanların imkanı gibi unsurlar ön plandadır. İlimizin en kötü performans değerlerinden birisidir. Özellikle ilimiz genelinde doğalgaz kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte, belli oranda iyileşmeler beklediğimiz bu gösterge açısından, özellikle köy sayılarının en çok olduğu Emirdağ, Dinar ve Sandıklı bölgelerimizin kırsal alan altyapılarındaki eksikliklerin etkili olabileceği düşünülebilir. Bunun yanında il genelinde ve merkezde yatırımcıların desteklenebileceği ticaret bölgelerinin oluşturulması, önemli bir ihtiyaç olarak dikkate alınabilir.      

Eğitim göstergelerinde ilimiz 54.sıradadır. Bu konuda Kütahya 10., Uşak 40. ve Manisa 42.sıradadır. Bu konuda ilimiz daha önceki dönemlerde de eleştiri oklarını çekmekteydi. Bu noktada kadın okur-yazarlığımızın özellikle köy ve kasabalarımızdaki düşüklüğü, mesleki ve teknik okullaşma oranlarındaki zayıflık, YGS sınav yerleşmelerindeki düşüklük ve üniversite mezunu sayımızın azlığı ön plandadır. İlimizin belki de yıllardır tam olarak etkin yönetemediği bir göstergedir. Bu konuda zaman zaman yazılarımızda da değindiğimiz gibi yapılacak ve uygulanacak süreçler çok net ortadadır. Bir an önce acil eylem planı odaklı olarak eğitim sektörü yapılanması ve planlanması oluşturulmalıdır.  

Demografik göstergeler açısından ilimiz 61.sıradadır. Bu konuda Kütahya 37., Uşak 38. ve Manisa 20.sıradadır. Bu sıralama açısından ilimiz en geridedir. Bunun temel nedenleri özellikle merkez dışında sahip olunan geniş bir nüfus yayılımı, net göç hızı ve şehirleşme oranındaki düşüklük olabileceği tahmin edilmektedir. Afyonkarahisar ili nüfus göstergelerine bakıldığında il merkezi nüfusu % 10 seviyelerinde artarken, Dinar ve Emirdağ dışında tüm ilçeler azalış göstermiştir. Bu noktada Emirdağ nüfusunun önemli artışında organize sanayi bölgesinin etkinliğinin önemli bir dönüşüm sağladığı belirtilebilir. Ancak gelecekte merkez nüfusunun belli oranda büyüme ivmesinin devam etmesi beklenmektedir. Bu konuda da yerel yönetimlerin ve merkezi idarenin yeni bir yapılanma oluşturması önemlidir. Çünkü Afyonkarahisar ilinin en olumsuz göstergesidir ve genel ortalamayı da düşürmektedir.      

Yukarıda sıraladığımız göstergelerin en yalın hali ile Afyonkarahisar ili görünümü, Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü yayınında aşağıdaki gibi grafikleştirilmiştir.

  

Yukarıdaki grafikte de izlenebileceği gibi, demografik, eğitim ve mali faktörler açısından ilimiz hızlı bir iyileştirme süreci çalışması yapmalıdır. 

Sonuç olarak Afyonkarahisar ilimiz, hepimizin sevdiği ve gelecekte de gelişmesinin heyecanla beklediğimiz bir ilimizdir. Özellikle ortak bir termal enerji ve turizmi eylem planı oluşturulmalı ve pazarlama çalışmalarına başlanmalıdır. Bu noktada Bolvadin-Heybeli ve Gazlıgöl termal alanları devremülk ya da villa tarzı bir yapılanma odaklı; Merkez ve Sandıklı-Hüdai kaplıcaları da otel ağırlıklı dönüşümlerini sürdürmelidirler. Bunun yanında bölgelerin su yapılarının farklılığına bağlı olarak yeni bir pazarlama odakları oluşturulmalı ve kümelenme çalışmaları yapılmalıdır. Örneğin kimyasal analiz raporlarında da fark edilen Sandıklı ilçemizin termal suyunun insanların psikolojik dinginliğine yönelik; Merkez ve Bolvadin Termal sularının romatizmal hastalıklara yönelik tedavi imkanları ön plana çıkarılabilirse ve de Kovid gibi önemli bir psikolojik savaş yaşadığımız dönemlerde Sandıklı-Hüdai Termal suyunun sağladığı arınma ve yenilenme gücü potansiyeli, bölgemize önemli bir talep artışı yaşatabilecektir. Merkez otellerimiz de daha çok ağırlama odaklı bir hizmet sunumlarını çeşitlendirirken, Afyonkarahisar Belediyemiz ve Kültür Müdürlüğümüz işbirliğinde şehir merkezi etkinliklerine dayalı ek çalışmalar yürütmelidirler. Merkez kültürel altyapısının geliştirilmesi ve müzelerin revize edilmesi gerçeği de şehir turizmi açısından dikkate alınması gereken değerlerimizdendir. Diğer önemli bir gelişme tarıma dayalı endüstriyel ürünlerin oluşturulması ile ilgilidir. Bu konuda Afyonkarahisar Merkezi açısından gerek hayvancılık gerekse tarımsal üretim çeşitlemelerinin önemli bir değer katacağı, meyvecilik konusunda da Çay ve Sultandağı ilçe projelerimizin ön plana alınması gerektiği aşikardır. Son olarak enerji üretimi önemli bir üstünlük noktalarımızdan birisidir. Özellikle Dinar bölgesinin rüzgar enerjisi, Afyonkarahisar ve Bolvadin bölgelerinin güneş enerjisi ve Biyogaz altyapıları, Sandıklı ve merkezimizin termal enerji güçleri diğer kullanmamız gereken ve fırsata dönüştürebileceğimiz üstünlüklerimiz olarak, üretim gücümüze de katkı yapabilecek alanlarımızdır. Önümüzdeki haftalarda ilçelerimiz üzerine genel bir değerlendirme yapacağımızı belirterek, tüm okuyucularımıza selamlarımı sunuyorum.