SANAT EĞİTİMİ Mİ ? 

Abone Ol

“Hayal gücü bilgiden daha önemlidir.” Albert Einstein

Albert Einstein bu sözü boşuna söylememiştir öyle değil mi? İzafiyet teorisinin yaratıcısı; hayal etmenin, düşlemenin, düşünmenin ardından, hayali gerçeğe dönüştürecek adımların atılacağını bilmiştir, bilmiştir ve o yüzden bu sözü söylemiştir. Sanat bize bu deneyimi yaşatır. 

2019’un ikinci yarısıyla beraber yaklaşık iki yılı pandemi nedeniyle önceki yıllardan, alıştığımızdan ve düşündüğümüzden çok farklı geçirdik. Çoğunluğu evde geçirilen bu süre, bir bakıma yeni keşifler için ortam oluşturdu. Her yaşta sanatı, bu dönemde yeniden keşfettik ve aslında bize ne kadar iyi geldiğini tekrar tekrar fark ettik. Okulların yeniden açılması ve yüz yüze eğitime geçilmesi ile birlikte ben de milli eğitim bakanlığının sanat derslerine yaklaşımını, sanat eğitiminin ülkemizde ne durumda olduğunu merak ettim. Aslında yıllar içinde, sohbet ederken konu mesleğimden dolayı sanat eğitimine geliyordu. Bizim dönemimizde ilkokulda zaten sanat eğitimi yoktu, ortaokul ve lisede vardı ve o da resim ve müzik dersleri olarak gerçekleştiriliyordu. Sonraları arkadaşlarımın çocukları ile ve kendi çocuğumun okul dönemleri başlayınca ben de milli eğitim bakanlığının lise düzeyine kadar olan sanat eğitimi müfredatını gözlemleme fırsatı buldum. Önemli olduğunu düşündüğüm konularda ve kavramlarda karşılaştırmalı ilerlemeyi seven zihnim zaten boş durmuyordu. Önceleri arkadaşlarımın okullarındaki sanat eğitimleri ve sonrasında çocuklarımızın okullarındaki sanat eğitimi, MEB’in sanat eğitimine yıllara göre ayırdığı saatler derken kendimi küçük bir araştırmanın içinde buldum. 

Tüm dünyada eğitim sistemi yeni bir kavrayış ve beceri içeren 21. Yüzyıl anlayışına yöneldi. Bu yönelim son 5 hatta 2 yılda fazlasıyla keskinleşti. Eğitim ile ilgili her şey, programlar, binalar, kullanılan araç ve gereçler bu yeni anlayışa göre geliştiriliyor. Bunlarla beraber eğitmenlerin, öğretmenlerin eğitimi de değişiyor. Ancak bu yenilenme, eğitim programlarına daha çok ve çeşitli sanat derslerinin eklenmesine neden olmuyor. Özellikle ülkemizde sanat derslerinin saat ve içerik olarak azaldığını görmekteyiz. Oysaki önümüzdeki yıllara baktığımızda sanata, sanat eğitiminin bireylere yapacağı katkılara çok ihtiyacımız olduğu açık. Bunun sebeplerini incelememiz ve diğer ülkelerde sanat eğitiminin nasıl yürütüldüğünü değerlendirmemiz; sanat eğitimi programlarının geliştirilmesinin bireylerin yetişmesine nasıl katkı sağlayacağını düşünmemiz gerekmekte. Mini bir dizi olarak planladığım yazımın 1. bölümünde gelin, ülkelerin sanat eğitimi anlayışına birlikte bakalım: 

*Avusturya’da görsel sanatlar, müzik ve el işi dersleri ilköğretim ve alt ortaöğretimde zorunlu iken, dans beden eğitimi dersinin içeriğinde sunulmakta ve hem ilköğretim hem de alt ortaöğretimde seçmeli ders olarak verilmektedir. Drama ve medya sanatları dersleri ise ilköğretim ve alt ortaöğretimde seçmeli olarak yer almaktadır. İlkokul ve teknik okullarda dönemlik olarak;1. ve 2. Sınıfta 80-100 saat arasında, 3.  ve 4. Sınıfta 120-140 saat arası, 5. Sınıfta 190 saat, 6. Ve 7. Sınıfta 140-160 saat ve 8. Sınıfta 120-140 saatten oluşmaktadır. Eğitim ortamında verilen sanat eğitimini geliştirmek amacıyla EDUCULT Vienna isimli Sanat ve Kültür Uzmanlık Merkezi oluşturmuşlardır (www.eurydice.org).

*Finlandiya’da görsel sanatlar, müzik, drama, el sanatları, mimari zorunlu sanat eğitiminin bir parçası olarak zorunlu sanat dersleridir. Dans ve medya gene zorunlu sanat dersi dışında başka bir sanat dersidir.  Sanat eğitimi öğretim uygulamaları 4. Sınıfa kadar 470 saat, 5 ve 9. sınıflarda 527 saatten oluşmaktadır. Finlandiya’da kültürel geziler resmi olarak okul müfredatına eklenmiştir. Diğer ülkelerde müzeler ile eğitim sistemi arasındaki ilişki daha az gelişmişken Finlandiya da müze eğitim sistemi bir veya iki şekilde uygulanmaktadır (www.eurydice.org Erişim 26.11.2017). ‘Finlandiya Meşesi’ isimli bir proje kültür mirasını korumada öğrenci girişimlerini geliştirmeyi, okul öğrenci iş birliğini artırmayı amaçlamaktadır. ‘Kültürel Yayın’ isimli diğer sanat projesi ise Finlandiya eğitim kurumlarına bağlı dokuz ulusal kültür kurumu içerisinde sanat dâhil çeşitli konulardaki kültürel mirasını ve bilgi yönetimini sağlayabilmek adına otantik materyaller ve öğretim alanları sunmaktadır. Müfredat dışı sanat etkinlikleri öğle yemeği aralarında düzenlenebiliyor. Okul dışı sanat faaliyetlerine yönelik ya ulusal ya da yerel yönetim düzeyinde tam finansal destek ya da yardım ödeneği sağlanıyor. (www.eurydice.org). 

*İtalya’da yüksek düzeyde sanatsal eğitim ve farklı sanat disiplinleri Eğitim Bakanlığı tarafından sağlanmaktadır. İlköğretim ve alt orta öğretimde zorunlu sanat eğitimi görsel sanatlar, müzik ve medya sanatları derslerini kapsamaktadır. Medya; müzik, resim ve sanat dersinin bir parçası olarak işlenmektedir. Okullarda, müfredat planının yapılması (Piano dell’offerta Formativa) kanunlarca zorunlu kılınmıştır. Bu müfredata göre, okulun öğrencilerinin öğleden sonra katılabileceği sanatsal bir doğaya sahip ve isteğe bağlı ders dışı aktiviteleri kapsaması zorunludur. Açık okullar (Scuole aperte) olarak adlandırılan projenin bir parçası olarak, okullar; sanat faaliyetleri için Eğitim Bakanlığı’na finansman sağlaması için başvuruda bulunabilir (eacea.ec.europa.eu).

İtalya’da bugün farklı eğitim veren dört çeşit lise türü mevcuttur. Bunlar; Klasik anlamda eğitim veren liseler: Bu tip kurumlarda öğrencilere sanat ve sanat eğitimine yönelik yüzeysel de olsa sanat tarihi başlangıcından günümüze kadar olan süreci öğretir. Teknik liseler: Sanat tarihini klasik lise eğitiminde verilen paralellikte işlerken öğretmenler geometri, plan, rölyef ve perspektif gibi sanatsal teknik bilgileri öğretirler. Güzel sanatlar lisesi: Eğitimciler başlangıcından günümüze kadar sanat tarihini detaylı bir şekilde işlerken atölye çalışmaları ve deneysel projeler ağırlıktadır. Sanat enstitüleri: Sanat ortamıyla ilgili daha çok imkân ve bilginin sunulduğu eğitim merkezleridir (Gönül F, 2011).

*Polonya’da İlköğretim ve ortaöğretim düzeyinde sanat eğitimi Milli Eğitim Bakanlığı’nın yetki ve sorumluluğu altındadır. 12 Mart 2008’de, Kültür Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı okullara sanat dersleri ve müzik derslerinin geri dönmesi için işbirliği anlaşması imzalamıştır. Ulusal Miras ve Kültür Bakanlığında, uzman bir ekip bu sınıflar için uygun bir program geliştirmiştir. 1 Eylül 2009 yılından beri uygulanmakta olan yeni çekirdek müfredata göre sanat eğitiminin içerdiği konular: müzik, sanat, müzik tarihi, sanat tarihi, Latince ve Antik kültürel ve sanatsal bilgidir. Eğitim Bakanlığı, sanat eğitiminde 3 yıllık eğitim süreci için sadece en az ders saati sayısını belirlemiştir. Bunlar; 30 saat müzik, 30 saat sanat, 60 saat sanat sınıfları ve 60 saat teknik kurslarıdır. Sınıfların ders çizelgeleri, gerçekleştirilen konular okul müdürüne bağlıdır. Sınıflar, haftalık ders ya da bir sanat projesi olarak düzenli bir biçimde uygulanabilir (www.culturalpolicies.net,04.12.2017 )

2.bölümde başka ülkeler ve en sonunda ülkemizin sanat eğitimi anlayışı ile kaldığımız yerden devam etmek üzere, sanatın tüm disiplinleriyle hayatınızda olması dileklerimle

Sanatla Kalın