Üflemeli çalgılar üzerine eğitim alan Dobromyslov, Hindistan müziği ve doğu ezgilerine ilgi duydu. Türk müziği ve Mevlana’nın manevi dünyasıyla tanıştıktan sonra Konya’ya yerleşmeye karar verdi.
Konya’da Türkçe öğrenip üniversite sınavına giren Dobromyslov, yeteneğiyle konservatuvara kabul edildi ve ney eğitimi almaya başladı.
“Ney, Ruhumu Dinlendiren Çok Özel Bir Enstrüman”
İkinci sınıf öğrencisi Dobromyslov, ney üflerken kendini çok huzurlu hissettiğini belirtti. Neyin zengin ses dünyasının diğer üflemeli çalgılardan farklı olduğunu vurguladı:
“Her kamış farklı olduğu için her ney benzersiz bir sese sahip. Ney, kelimelerin anlatamadığı duyguları veriyor, ruhumu dinlendiriyor. Mevlana’yı çok seviyorum, onun sayesinde ney Türk müziğinde çok önemli bir yere sahip.”
Konya’nın Kültürel Zenginliği ve Sufi Geleneği
Dobromyslov, Konya’nın tarihi ve kültürel zenginliklerini de çok sevdiğini ifade etti:
“Arkadaşlarımla Mevlana Müzesi’ne ve sema törenlerine gidiyoruz. Sufizm ve sema kültürünü anlamaya çalışıyorlar. Konya, Osmanlı, Selçuklu, Roma ve neolitik kültürlerin bir arada olduğu, tarihle dolu özel bir şehir.”
