20 Ağustos’ta eklem ağrısı, terleme ve göz kapaklarımdaki ağrı nedeniyle Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi’ne başvurdum. 

Başvurum neticesinde Covid-19 şüphesi nedeniyle tahlil yapıldı. 

Bir gün sonra sonuç çıktı. 

Pozitif. 

21 Ağustos itibariyle kendimi köydeki evimize kapattım. 

Karantina sürecim bitinceye kadar hiç kimseyle temas kurmadım.

Sadece akşamları evin hemen önündeki caddede kimsenin olmadığı saatlerde yürüyüşe çıktım. 

Karantina sürecinde tat ve koku alma yetimide kaybettim. 

Bir iki gün şiddetli eklem ağrılarım oldu.

Bunların dışında hastalığı ayakta atlattım. 

KANIN İÇİNDE SAVAŞMASINI ÖĞRENEN ANTİKOR OLUŞUYOR

Covid-19’u ayakta atlatanlar şanslı. 

Ancak bu hastalığı herkes ne yazıkki böyle atlatamıyor. 

Vücutlarında yeterince antikor olmaması nedeniyle bir çok kişi tedavisine hastanede devam ediyor. 

İşte burada devreye plazma tedavisi giriyor.

1900’lü yıllardan günümüze kadar uzanan bir tedavi yöntemi… 

Ebola, SARS, MERS, H1N1 (Domuz Gribi) ve H5N1 (Kuş gribi) gibi salgınlarda da bu tedavi denendi. 

Covid-19’u atlatan ve sağlığına kavuşan kişilerin kanlarında virüse karşı antikor ve proteinler oluşuyor. 

Kan plazması içerisinde bu protein ve antikorlar özel bir makina ile alınıp, durumu daha ağır olan kişilere enjekte ediliyor.

Bu şekilde durumu ağır olan kişinin vücududa virüse karşı savaşmayı öğreniyor. 

UZUN SÜRE TERLİYOR VE MİDEM BULANIYOR

Geçtiğimiz günlerde bir yakınımın tanıdığına plazma ihtiyacı olmuş. 

Beni aradı plazma verip veremeyeceğimi sordu.

Bende verebileceğimi söyledim.

Aslında kan verdikten sonra uzun süre olduğum yerden kalkamıyorum, soğuk soğuk terliyor ve mide bulantı şikayetlerim oluyor. 

Sanırım psikolojik bir durum benimkisi. 

Neyse…

Randevu aldık. 

Bir gün önce saat 6’da Yeşilyol’da ki kan merkezine gittik. 

Evraklarımızı doldurup, bağış noktasına geçtik. 

AFYON’DA PLAZMA BAĞIŞI YAPILAMIYORDU

Bu arada yeri gelmişken bir parantez açalım. 

Bir kaç hafta öncesine kadar Afyon’da plazma bağışı alınamıyordu. 

Plazma bağışlamak isteyenler Eskişehir’e gitmek zorunda kalıyordu. 

Bu konu muhalefet partileri tarafından çok eleştiriliyordu. 

Şehri yönetenler devreye girdi ve bu cihaz Afyon’a getirildi. 

Kızılay Kan Merkezi’de bu cihazın şehre gelmesi ile randevu usülü ile kişileri plazma bağışına davet etmeye başladı. 

Bizde o davete icabet edenlerden olduk.

PLAZMA DENİLEN ŞEY ASLINDA VİRÜSLE SAVAŞMAYI BİLEN BİR ASKER

Kan verme masasına biraz gergin şekilde uzandım.

Çünkü öğrendim ki plazma bağışı, normal kan bağışına göre biraz farklı oluyormuş.

Normal kan alma iğnesinden biraz daha kalın bir iğnesi varmış.

Bu iğnenin iki ucu varmış. Bir ucu kanı çekiyormuş. Makina kanın içindeki plazmayı ayırdıktan sonra kanı iğnenin diğer ucundan tekrar insan bedenine geri veriyormuş. 

Bu beni biraz ürkütsede açıkcası iğnenin etimi delip damarıma uzanmasını hiç hissetmedim diyebilirim. 

Benimle ilgilenen kişi, -isminin Orhan olduğunu sonradan öğrendim- işini aşkla yapan bir kişi.

Söylemleriyle sizin endişenizi söküp alıyor. 

Plazma kan bağışına başladıktan sonra ara ara sohbet etmeye başladık. Bazen tarımdan konuştuk bazen bambaşka konuları masaya yatırdık. 

Bu esnada plazmanın ne olduğunu ve tam olarak ne işe yaradığını en anlaşılır şekilde yine bu sohbetten öğrendim. Burada sözü Orhan’a bırakıyorum;

Plazma denilen şey aslında bir asker. Senin vücudun bu hastalığı yenen askerler üretti. Bu askerler Covid-19 düşmanını tanıdı ve mücadele etmeyi öğrendi. İşte biz bu askerleri alıyor savaşmayı bilmeyen askerlerin olduğu başka bir bedene veriyoruz. Senin vücudundan başka bir bedene geçen askerler savaşmayı bilmeyen bedendeki askerlere savaşmayı öğretiyor. Bak bu düşman diyor. Bununla böyle savaşacaksın diyor.  Olay bundan ibaret. 

Bence söylenmek isteyen şeyler hikayeleştiği zaman daha tesirli oluyor. 

Orhan’ın burada anlattığı gibi. 

AFYON’DA GÜNDE KAÇ PLAZMA BAĞIŞI VAR? 

Kısaca Afyon’da ki plazma bağışı durumunu anlatayım ve sözü bitireyim.

Afyon’da şu anda plazma bağışı noktasında tek makina var. 

Bu makina ile günde sadece 10 kişiden bağış alınabiliyor. 

Çünkü bir kişinin bağış işlemi prosedür ve kan alımı dahil nereden baksanız 45 dakika ve 1 saat arasında değişiyor. 

Afyon aslında bu noktada bölgede bir hayli iyi durumda. 

En fazla plazma bağışı bölgede Afyon’da yapılıyor. 

Ancak yinede insanlar kendi plazmasının tükeneceğinden korkuyormuş.

Yetkililer böyle bir şeyin olmadığını bir bedenin 10 gün arayla 8 kez plazma bağışı yapabildiğinin altını çiziyor.

Her bağıştan sonra beden yeniden antikor üretiyormuş. 

Bir bedenden alınan yaklaşık 400 gramlık plazma iki kişiye umut oluyor.