Ülkemizin sıkıntılı döneminde bu konuyu tartışmaya açmak uygun görülmeyebilir.

Ancak yaşadığımız sıkıntıların sebeplerini konuşmazsak sağlıklı bir yorum yapamayız.

Ülkemizde genelde sebep değil de sonuçlar tartışılır ve karşılıklı suçlamadan öteye gidilemez.

Zeka farklı durumlarda yeteneklerimizin en üst seviyede kullanılmasıdır.

Akıl ise zekayı kullanma oranıdır.

Ortak akıl istişare ile elde edilir.

Üst akıl doğrusuyla yanlışıyla tek bir merkezden yönetilen akıldır.

Ülkemizin son yirmi yılını kronolojik olarak sıralarsak bugünlerin tahlilini doğru yapabiliriz.

Amerika’nın teşvikiyle Saddam’ın Kuveyt’i işgal teşebbüsü.

Körfezdeki petrole bulanmış kuş resmi.

Amerika’nın Irak’ta kimyasal silahlar olduğu iddiası.

Türkiye üzerinden Amerika’nın Irak’a girme isteği.

1 Mart tezkeresinin reddi.

Recep Tayyip Erdoğan‘ın milletvekili seçilmesi.

Amerika’nın Irak’ı işgali.

Kuzey Irakt’a Kürt devletinin kurulması.

Salih Müslim’in iki kez Ankara’ya gelmesi.

Bop eşbaşkanlığı.

Arap baharı.

Türkiye’nin Suriye’ye demokrasi getirme teşebbüsü.

Ve geldiğimiz son durum.

Tabii ki her şartta devletimizin yanındayız.

Devlet bakidir yönetenler geçicidir.

Devleti yönetenlerin ortak akılla yönetmesi tek temennim.

Bölerek ayrıştırarak kutuplaştırarak bir süre daha iktidarda kalabilirsin ancak şartlarda giderek kötüleşir.

Acilen ortak akılla bir milli mutabakat kurulmalıdır.

Bugün cenazede bile selam vermeyen insanlarımızdan sonra ne olacak bilen var mı?