Ege Bölgesi’nin doğusu,Akdeniz bölgesinin kuzey batısı,İç Anadolu bölgesinin batısında olupta soğuğuyla meşhur ayazı sert insanı mert canım Afyon’um.Üç bölgeden etkilenir de karasal iklimiyle yaz kış geceleri ginede dondurur.

       Mart Dokuzu

       Güdük ayın yirmisinde birinci cemre havaya düştüğünde,gün güneşleyince yörükler yaylaya çıkarlar.Cemre suya düştüğünde el ayak oynemeye başlar,temizliğe goyulurlar.Üçüncü cemre toprağa düştükten sonaki günlerde mart dokuzunda bigar,bifırtına,biboran ortayer buzdamı.Yörük kadını aşama gada esbab yur.Eli ayağı eyicene garcır.Ocağın üstündeki goca gazanının içindeki gayniyen suyu boşaltır.Isınen diye yatar gazanı üstüne kapatır.Sabaha kadar donerek ölür.Mart dokuzu soğuğuna garıyı gazana guyan soğukları denmesinin nedeni budur.Mart dokuzu süresem otuz sürmezsem dokuz der gıştan galan ayazını donunu goyveriymiş.

Gece garanlığa galsa bile aydınlatmayla +-22 Mart günlerinde mutlaka bağ budanır.Mart dokuzunda çıra yak,bağ buda diye atalarımız boşuna dememişler.

        Afıyan çapası

        Afyon’un bereketli topraklarına ekimde ekilen haşgeşler garın altında yeşeriler,afıyan olurlar.İlk cemre haveye düştüğünde haşgeş tarlalarına çapaya gidilir.Afıyanlar yerden yenicene bittiğinden birinci çapa yani birleme çok zor yapılır.Afıyanın dibiynen arası, çapanın güccük yeriyle çapalanır.Cemreler suya toprağa düştüğünde ikilemeynen üçlemesi edilir.Afıyanlar irkilivediğinden goleycene çapalanır.Şepiti saca vuru afıyanı arasına düre yeriz dadına doyameyiz.

         Afyon’da ayaza dalanmek.

         Afyon şehirlerarası otobüs terminali 80’lerde Anıtparkın önündeyken de,Büyük Sanayinin dibinde Eski Garejken de 2.Uydukentte Yeni Garejken de ayazın annecindedir.Afyon’da hangi dinlenme tesisinde mola verilirse verilsin ekmek yemeğe enen dıdıliye dıdıliye yörür.

Otobüsten sırtını geyinmeden eneni soğuk yoklamaz öne,direk çarpar,içine işler.

Martta baharın girişine takvimlerin yalançısıyız dedirtir,Afyon sınırlarında ayaz daleyveri adamı.

       Afyon’da gış gışlığını gış aylarından sonra martta da sürdürü.Gök mavi,gün aydınlık, güneş gıyıda soğuk üfürü.Elin yüzün buz duta.

Mart çıkmadıkca dert çıkmaz derler ya odunun,kömürün yakceğin sonu,yazdan ettiğin gurunun,gışlık erzağın gılığı gırtığı gelir akla da daha bir üşürsün.Mart gapıdan baktırı,gazma kürek yaktırı atasözünü Afyon’lular sadece demez,her sene bizzat yaşar.

Yeyginin eyisini marta go,marta gomazsen sarı öküzün derisini arda go diyerek hayvanların çok zorlandığını ne güzel anlatmışlar.

Mart ayı dert ayı hakikaten esnafı,vergi mükellefleri,gışın ceremesini çekmiş mölüzler eyi bilir.

Martta iyi şeylerde olur.

Havalar beranarıda olsa ısınmaya başlayınca gezen tavuklar daha çok yumurtladığından Mart martladı,tavukla yumurtladı derler.

Martta toprak yağmura,kara doyar.Ekine dikine yarar,çıkmaya başlar.Nisan yağmuruyla birlikte başaklar olgunlaşır çiftçinin yüzünü güldürür.Mart yağar nisan övünür,nisan yağar insan övünür.

Valla ister martta yağmasın nisanda dinmesin isterse martta tezek gurusun,nisanda seller yörüsün toprak ekinler,başaklar,findeler,fidanlar yağışa doysun ki çiftçinin emeği yağlı olsun.

Hepimizin garnı doysun.

        Mart ayların cingeni netçeği,nolceği belli olmaz.Bir günü bir yıl gibi geçer ya otuz bir gün bitmek bilmez.Afyon’da bahar,nisanda başlar haziranda biter.Bizim martımız gışa sürer.Bu sene martta derdimiz az olsun,hayırlı yağışlarımız bol olsun.