Anadolu’da yaşayan bizler yörelerimizin şiveleriyle konuşuruz.

İş hayatında,toplum içinde,ele güne karşı kelimelerimizi seçer,kendimizi en anlaşılır şekilde ifade ederiz.Hemşerimizle,köylümüzle konuşurken dilimiz hemen değişir,

toprağımıza karışırız.Hepimiz şehirde “Çok severken sevdiğimizi”köyümüze varınca”Gurban oluruz yavuklumuza.”değil mi? Şehirde çaresiz dertlerimiz köyümüzde naçar galmaz mı? Şehirde sarıldığımıza köyümüzde gucakleşiriz.

Memleketimiz Afyon’da Ege şivesi Afyon ağzı konuşulur.

Sabağnan Afyon evlerine kulak vercek olursek eğer…

Sufra mendilini yaydım.

Herif ev ekmeğini dilego.

Gavaltı hazır, goyon hemencene.

Biyakadanda çocukları ünneyen gelen.

Gakgali len oğlum.Anasının paşası gakıve.

Bubeniz ottu sufreye.

Gakgızım,gakguzum benim, ha guzumm.

Üyücez! Gakmecez! Yemecez!

Bubenizi yolliyende görün gününüzü…

Len oğlum,mendilin ucunu ayağına ört dökme ekmek ufağını yerlere,

neliklerinen temizleyon buraları…

Anagı bu sufra lingirdeyo.

Gaynar gıbu çorba.

Ben çorbeyi yedim,çorba beni yedi inaneğe.

Gızgızım eşelemeden sokuve ağzına.

El ucu gomen,ardınızdan ağla.

Yedik içtik Allah artırsın,sufreyi goyan galdırsın.

       Afyon’da günlük yaşantımızda bize has sözcüklerle anlaşırız.

Yirildeyen evi galdırı,dibini bucağını paklarız.

Uzun cümleler gurmeyiz bi “va”yete çoğu zaman derdimizi anlatmiye.

Vaaa öne miymiş? der şaşarız.

Eccik öte va!der yerinden galdırız.

Bundan bizim evde va…

Gitceğimiz yere varıveriz.

Ocakta köttü va,herşeyin vakti va!

Evet demeyiz de he deriz.

Hayır demeyiz yaga deriz.

Pek yemin ederiz valla gonuşurkene.

Gıcık olmeyiz,bed cinimize gide meymenetsizle.

Küfür yok bizde damarımıza basıldı mı söğeriz

Yorulmeyiz kösülürüz.

Hareket etmez gıyneşiriz.

Sancakta ırlanırız mesela.

Koşmeyiz dızıkırız.

Tipilderken seyirtiriz.

Atlemeyiz de metleriz ordan oreye.

 Hoydur hoydur gezmeyosek zöpbüdü zöpbüdü geze,aşamı ederiz.

İttirmeyiz de kaktırız misal.

Bizim çocuklar yaramazlık etmez şirnirle.

Şımarmaz şapıldaklanırız.

Dalga geçmek te neyimiş dıngırdatıveriz adamı.

Çayı guyveri,gaveyi köpürtürüz.

Çerezi hapazla,günaşığı çitleriz.

Şaddaklık etceğimiz dutuveri arada.

Bizim pontulumuz eskimez bikere dizleri üzülür.

Ha gali.De gali.Bag gali.Dilimizden düşmez.

Götcesek götürüz,götmecesek götmeyiz goruz bigıyıya.

Tüngülmeyiz öne,yüzünguyu düşüveriz.

Gaç gızım.Len sadeç diye lafa başla.

Lea ammann boşvee der teselli ederiz.

Çemkiriken birden pavkırırız ağzımızı doldura doldura.

Lavırdıyanı gafamız götmez.

Lömbedek eniveriz günüleyince.

Benim vaktiyle dediğim gibi:

Kısa cümlelerin insanlarıyız biz Afyonlu’lar.

Ne yapmaya çalışıyorsun?diye uzatmeyiz.

N’olcemiş?der kestiri atarız.

İyi yapmışsın güzel olmuş demeyiz de Haşşöne deriz.

       Az laf çok iş bizimkisi.Lokum gibi insanlarız kabul edelim.Kendi kendimizi elin günün içinde körleyibdurup yermekten vazgeçelim.

Bunda gücürgencek bişey yok.Dilimiz bizi biz yapan öz benliğimiz,kültürümüzdür.Orta Asya’dan göçen atalarımızın her bir sözcüğünün söylenişi zaman içinde ağzımızda değişsede, bugünlere unutturmadan taşımış olmaktan gurur duyalım.Kurduğumuz cümlelerimizde yabancı kelimeler kullanmak yerine şivemizden sözcüklerle konuşmamızı zenginleştirelim.Yeni nesillere atalarımızdan miras dilimizi öğretelim.

      Afyon’lu Afyonlu’ynen Afyon’luca gonuşur.

       Afyon’lu olmek Afyon’luca gonuşmek ayrıcalıktır.