“Kadına ancak asalet ve şeref sahibi kimse değer verir. Onları ancak kötü ve aşağılık kimseler hor görür.”

Hz. Muhammed

"Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın

ATATÜRK

                                       Merhaba,

Madem yine yazı günüm özel bir güne denk geldi.

O zaman kelimeler bu özel varlıktan yana aksın.

Kadın; ana, bacı, yâr; yürekten dost… Güzellik…

Tarihimizin en eski çağlarından itibaren her zaman önemli olan kadın her daim ailenin temeli olmakla birlikte Türk milletinin kaynağıdır.

İlk yazılı kitabelerimizden ( Orhun Abideleri) , ilk yazılı destanlarımızdan, ilk sözlü ürünlerimize kadar her yerde her şartta her daim ön planda, erkeğinin yanında; savaşçı, iyi ata binen, iyi kılıç kuşanan üstün bir varlıktır.

Oğuz Kağan Destanında  ‘kadın’ gökten inen mavi bir ışıktan doğan insanüstü bir varlıkken Kurtuluş Savaşımızda  ‘kadın’ orduya katılmak için erkek kılığına giren Halime Çavuş’tur. Mermi taşıyan Şerife Bacı’dır.

Kadın büyük sevgisi için savaşır, sadakatini her daim belli eder. Vatanı için canını verir.

O zamandan bu zamana değişen hiçbir şey yok.

Peki ya kadınlarımıza verilen değer???

Gereken değeri gösterebiliyor muyuz???

Keşke…

Keşke yılın 365 günü 6 saati kadının değeri bilinse, şiddete maruz kalmasa, kadının yâr, kadının bacı kadının bir nesli yetiştiren ANA olduğu bilinse.

Ama maalesef iyimser bakamıyorum.

 Sadece bir gün sürecek belki bu kadınları özel kılma gayreti. Sonrasında her şeye bahaneler üretmeye çalışan güruhlar yine başlayacaklar tıslamaya, başlayacaklar konuşmaya “ Bu saatte dışarıda ne işi vardı,niye o kıyafeti giymiş,niye gülmüş??? Niye niye niye???”

O niyeler o kadar fazla ki…

Bunların içinde sizin ayak takımı diye tabir ettiğiniz insanlar yoktur; belki milletvekili,belki sanatçı, belki oyuncu, belki mühendis, belki doktor, belki avukat, belki akademisyen, belki öğretmen…

Herkesin saygı duyduğu o adamlar takım elbiselerinin altında  kendilerini aciz hissettiği ortamda şiddetin her türlüsüne başvuracaklar…Toplum mu? Topluma göre ise “ adamlar “ maalesef delikanlı olacak, Kadınlar ise…

Kadınlar susacak…

Dilerim artık kadınlar susmaz…

Toplum susturmaz.

Dilerim Allah ın emaneti olan kadınların değeri her zaman  her saniye bilinir!

Son olarak rivayet bu ya;

“Bir gün Cengiz Han, çevre hanları toplantıya çağırır. Bütün hanlar, halka oluşturacak düzendeki minderlere otururlar. Hakan’ın gelmesini beklerler. Cengiz Han yanında eşi Börte ile gelir ve Onu sağ tarafına oturtur. Gelenek gereği soldan başlayarak hanlar kendilerini tanıtırlar. Son konuk da kendini tanıtınca sırada Börte Kadın vardır. Burada sözü Cengiz Han alır ve “Ben hepinizin hanı Cengiz Han’ım.  Bu da benim ‘Han’ım Börte’dir“ der.”

 İşte, saygıyla kullandığımız “ hanım “ sözcüğünün günümüze kadar ulaşan, tarihteki yolculuğu  da böyleymiş.

Cengiz Han’lar örnek alına… Kadınların değeri biline…

S‘ev’giyle