Başkan Kocacan, “İsrail’in zulmü hiçbir kitaba, hiçbir inanca, hiçbir insani mirasa sığmayacak boyutlardadır. Ancak İsrail hükümeti öldürmekten, katletmekten, eziyet etmekten, yıkmaktan, yakmaktan başka bugüne kadar hiçbir şey yapmamıştır. Kudüs konusu, sadece Filistinlilerin sorunu olmayıp bütün Müslümanların, aynı şekilde adalet ve hakkaniyet kaygısı taşıyan herkesin sorunudur. İsrail yönetiminin yayılmacı politikaları, tek taraflı, keyfi, dayatmacı ve hukuka aykırı uygulamaları yalnızca bölgesel barış ve istikrarı değil, kural ve norm esaslı küresel sistemi de direkt tehdit etmektedir. Katil İsrail, Mescid-i Aksa’yı derhal terk etmeli ve bu alçak saldırıları sona erdirmelidir. Müslümanların yaşam hakkına müdahale eden bu çapsız devletin yaptıkları da yanına kalmamalıdır” dedi.

“1982 Anayasası tam bir yazboz tahtasına dönmüştür”

Milliyetçi Hareket Partisi’nin hazırlamış olduğu 100 maddelik anayasa değişikliğine değinen Başkan Kocacan, “Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli Bey, bayram öncesi partimizin hazırlamış olduğu 100 maddelik yeni anayasa önerimizi kamuoyu ile paylaşmıştı. Anayasa değişikliği veya yeni bir anayasa tartışmaları Türk siyasetinin uzun yıllardır hiç gündeminden düşmemiştir. Nitekim, 1982 Anayasası’nda bugüne kadar 19 defada 184 değişiklik yapılmıştır. İlk dört madde hariç neredeyse değiştirilmeyen hiçbir maddesi kalmamıştır. Dolayısı ile zaten bir darbe ürünü olarak hiçbir zaman ihtiyacı karşılamayan 1982 Anayasası tam bir yazboz tahtasına dönmüştür. Türkiye yeni bir hükümet sistemine sahiptir. Bu değişiklik yine bir anayasa düzenlemesi ile yürürlüğe girmiştir ama uygulamada çok daha geniş ve kapsamlı değişikliklere ihtiyaç olduğu ortaya çıkmıştır” 

“Millet İttifakı’nın oyunları bozulacak”

Hazırlanan yeni anayasa değişikliği ile Parlamenter Sistem’den kalma koalisyon pazarlıklarını anımsatan seçim sonrası görüşmelerin önünün kapanmış olacağını da vurgulayan Başkan Kocacan, “MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli Beyin 100 maddelik yeni anayasa önerisinde yer alan başkan yardımcılığının iki ile sınırlandırılması ve bu isimlerin de başkanla birlikte seçimle iş başına gelmesi önerisinin yasalaşması hâlinde seçim sonrası yapılacak pazarlıkların önüne geçilmiş olacak. Başkan ve iki yardımcısının seçimle belirlenmesi aynı zamanda seçim öncesi şeffaflığı sağlayacak. Parlamenter Sistem’den kalma koalisyon pazarlıklarını anımsatan seçim sonrası görüşmelerin önü kapanmış olacak. CHP-İP-SP ve HDP’nin kirli pazarlık senaryolarıyla Türkiye’nin geleceğini Kandil’e teslim etme projeleri gerçekleşmeden son bulmuş olacak. Böylelikle temsilde adalet, yönetimde istikrar ilkesi daha da güçlendirilecek”

CHP'nin Kandil'le bakanlık pazarlığı ifşa oldu

CHP’li Dursun Çiçek’in ‘Cumhurbaşkanlığı seçimleri 2’inci tura kalırsa HDP’ye bakanlık vaat edilebilir’ açıklamasına tepki gösteren Başkan Kocacan, HDP’ye bakanlık verilmesi demek, Kandil katillerine ülkenin teslim edilmesi demektir” dedi. Başkan Kocacan, “CHP’li Dursun Çiçek’in, ‘Millet İttifakı seçimi kazanırsa HDP’lilere bakanlık veririz’ sözleri, bize göre malumun ilanı, karanlık maksadın kesin ilamıdır. Zillet ittifakının omurgası HDP’dir. HDP’ye kıyak yapmak için ayağa düşmeyi göze alanları aziz milletimiz affetmeyecektir. Terörle mücadelenin kararlılıkla icra edildiği bir dönemde, HDP’ye destek çıkılması PKK’nın kanlı emellerine onaydır. HDP’ye bakanlık verilmesi demek, Kandil katillerine ülkenin teslim edilmesi demektir. Bu kadar net, bu kadar kesin, bu kadar açıktır. Bunu bırakın planlamayı, taahhüt etmeyi, aklına getiren, söyleyen ve teklif eden dahi bize göre teröre yardım ve yataklık etmektedir. Şehitlerimizin kemiklerini sızlatmakta, Türk milletini derinden yaralamaktadır. Neresinden bakarsanız bakın, neyi ölçü alırsanız alın, Cumhur İttifakı’nı geçebilmek için HDP’ye sarılmak sadece bir zavallılık değil, aynı zamanda kelimenin tam anlamıyla ihanettir”