Kalp krizinin, koroner damarlar olarak adlandırılan kalbi besleyen atardamarların aniden tıkanmasına bağlı olarak kalp kasının yeterince kan ve oksijen alamaması sonucu kalp dokusunun hasara uğraması olduğunu söyleyen Gökaslan, “Kalbe kan akımını sağlayan atardamarlarda kolesterol ve yağ gibi maddeler damar duvarlarında birikerek plak denilen yapıları oluşturur. Damar sertliği olarak adlandırılan bu süreçte atardamarlar zaman içinde daralır ve plaklar üzerinde oluşan çatlaklarda gelişen pıhtılar damarları tıkar” diye konuştu.

“Şiddetli ağrı genellikle 5 dakikadan uzun sürer”

Kalp krizinin belirtilerinden de bahseden Gökaslan, “Kalp krizine bağlı göğüs ağrısı genellikle göğsün orta kısmında, baskı, sıkışma tarzında şiddetli bir ağrı şeklinde tarif edilir. Genellikle ağrı 5 dakikadan uzun sürer ve kollara, sırta, boyna, çeneye ve mide üzerine doğru yayılım gösterebilir. Göğüs ağrısına eşlik eden, bazen de tek başına görülen nefes darlığı bir kalp krizi belirtisi olabilir. Terleme, bulantı, kusma gibi belirtiler ağrıya eşlik edebilir” şeklinde değerlendirmede bulundu.

“Hemen hastaneye başvurulmalı”

Kalp krizi belirtileri ortaya çıkar çıkmaz tam donanımlı bir hastaneye başvurmanın çok önemli olduğunu kaydeden Gökaslan, “Çünkü ölümlerin önemli bir kısmı kalp krizi başladıktan sonraki ilk saatler içinde ortaya çıkar. Kalp krizinde tedaviye erken başlanırsa, tıkanan damarı açıcı tedavi yöntemleri en kısa sürede uygulanabilir ve kalbin hasar görmesinin önüne geçilmiş olur. Yardım gelmesini, yatarak ya da oturarak beklemek önemli olup pencereyi açarak odaya oksijen girmesi sağlanabilir. Ağrıyı azaltmak için egzersiz yapmamak önemli olup soğuk ya da sıcak suyun altına kesinlikle girilmemesi gereklidir. Soğuk su böyle durumlarda kalp damarlarını büzüp damarların da daralmasına neden olmakla beraber sıcak su ani tansiyon düşüklüğü ve bayılmalara sebep olabilir” diye konuştu.