ATSO Başkanı Hüsnü Serteser, Afyon Postası canlı yayınında Gazeteci Nail Azbay’ın sorularını yanıtladı. Serteser, hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon hakkındaki düşüncelerini ve çözüm önerilerini anlatarak özetle şunları söyledi: 

“ARTIŞLARIN BİR KISMININ GEREKLİLİKTEN DOĞDUĞUNU ZANNETMİYORUM”

Bir kere şunu bir tespit edelim; dünya geneline baktığımız zaman dünyada da bir ekonomik sıkıntı var. Ama ne yazık ki biz de bu dünya ortalamasından, dünyadaki yaşanan enflasyondan daha fazla. Bence ciddi bir güven sağlanmalı. Yani biz şunları yapacağız şu şöyle bu böyle tarzında. Ama bir güvene öngörülebilirlik esasına göre. Yani ben öngörebiliyorsam problem yok. Bence bu artışların tamamının hakikaten direkt gerekli bir artış olduğunu zannetmiyorum. Yani bir kısmının  gereklilikten doğduğunu zannetmiyorum. Dolayısıyla polisiye tedbirlerinde, yani denetlemeler mutlaka yapılmalı, stokçular mutlaka tespit edilmeli. Genelde öngörülebilir metodlarla ilerlenmeli diye düşünüyorum. Çünkü şimdi ‘dünyada bu enflasyon bu kadar değilse niye bizde böyle?’ sorusunun bir kere tespiti yapılmalı. Ben tamamının stokçuluktan veya fırsatçılıktan olduğunu düşünmüyorum. Bunun tespiti yapılarak üzerine gidilmeli diye düşünüyorum.

“TÜM İLLER CUMHURİYET TARİHİNİN EN BÜYÜK İHRACATLARINI YAPTILAR”

Bence piyasa yani para korkaktır ve piyasa güven ister. Yapılan her harekette bu güveni temin etmek gerekir. Çin’in Şangay kentinde bütün gemiler limanda bekliyorlar. Biliyorsunuz orada toplu bir karantina oldu. Tedarik zincirleri ciddi miktarda bozuldu. Bu olduğu sürece hakikaten Avrupa’nın tedarikçisi konumuna geldik. Bu aslında bizim için bir fırsat. Tüm iller tıpkı Afyon gibi Cumhuriyet tarihindeki en büyük ihtacatlarını yaptılar. Avrupa’nın tedarikçisi olma durumumuzu bir kere iyi değerlendirmemiz lazım ve kaybetmememiz  lazım.

“SANAYİCİ VE ÜRETİCİYE DIŞARISI TATLI GELİYOR”

Birçok ilde Avrupa’ya ihracat yapılınca bizim iç dengelerimiz yani iç taleplerimiz bozuldu. Bazı ürünler azaldığı için, bulamadığımız için arz talep dengesi bozuldu. Dışarıdan talep var, içeriden talep var. Dışarısı tabi üreticilerimize, sanayicilerimize biraz daha tatlı geliyor. Çünkü orada döviz var daha fazla para kazanıyorlar. Buradaki fiyatlar dışarıya göre düşük kalıyor. Dışarıya yönelince tamam ihracatınız çok yükseliyor o çok güzel ama içerideki talebi karşılayamayınca  bu sefer bu durum ekonomiye enflasyon olarak yansıyor. Bir mala talep fazlaysa fiyatı artar.  Bu durumlara ciddi önlemler alınmalı. Tamam ihracatı keselim demiyoruz ihracat artsın ama iç ve dış piyasa dengesini çok iyi bir şekilde tespit edilip sağlanması lazım.

“İHRACAT NE ZAMAN KIYMETLİ HALE GELİR?”

Bunun yanında OSB’lerimize diyoruz ki talepler artmaya başladı. Aslında ne zaman bu ihracat kıymetli hale gelir biliyor musunuz? Siz hem ihracat yapar hem de içerideki sanayi kapasitesini artırırsanız yani iç dengeyi de sağlayabilirseniz ki bu yatırım yaparak olur o zaman denge sağlanabilir. Benim kapasitem bir ise talep iki ise kapasitemi ikiye çıkarmam lazım. Bu durumda hem ihracatım artar hem iç piyasa dengesini sağlamış olurum. Böylece sektörlerde enflasyon aşağı gelmiş olur. Bu kanallar iyi tespit edilerek, gerekirse sektör sektör ayrıca çalışmalar yapılarak regülasyon sağlanmalıdır.>>Afyon Postası’nın Özel Haberi.