Gazze kentinin Er-Rimal Mahallesi’nde, çadırların arasından yükselen ud, keman ve gitar sesleri, savaşın ortasında hayatın devam ettiğini gösteriyor. İsrail’in aylar süren saldırıları sonucu taş üstünde taş kalmayan bölgede, bir grup müzisyen, gençlere enstrüman çalmayı öğreterek onları karanlığın içinden çekip çıkarmaya çalışıyor.
Mobil Müzik Kursu Umut Oluyor
Sanatın tamamen durduğu, okulların yıkıldığı Gazze'nin kuzeyinde kurulan küçük ve seyyar bir müzik kursunda, ud, gitar, keman, ney ve kemençe eşliğinde melodiler yankılanıyor. Bu kurs, sadece müzikal bir eğitim alanı değil, aynı zamanda savaşın yarattığı ruhsal yıkımı onarmayı amaçlayan bir psikolojik rehabilitasyon merkezi gibi çalışıyor.
“Müzikle Sesimizi Duyuruyoruz”
Edward Said Müzik Enstitüsü'nde ud eğitmeni olan İsmail Davud, “Savaşın ve uçakların sesindense müzik sesini duymaları onlar için daha iyi. İçinde bulundukları bu ‘yitme’ halinden onları müziğin evrensel dünyasına sokuyoruz,” diyerek kursun amacını anlatıyor. Davud’a göre, müzik aracılığıyla Filistinliler sadece hayatta kalmak değil, yaşamayı sevmek ve seslerini dünyaya duyurmak istiyor.
Müzik, Gazze’de Terapinin Adı
Kursa katılan 18 yaşındaki Raid Dehşan, “Müzik bana göre psikolojik bir terapi. Savaşı, yıkımı, akan kanı böylece unutuyoruz,” diyerek bu melodilerin içsel iyileşme sürecindeki rolünü vurguluyor. Dehşan, yaşanan tüm kayıplara rağmen bu topraklarda kalma iradesinin altını çiziyor: “Bu topraklar bizim ve başka gidecek yerimiz yok.”
“Okul Yok Ama Müzik Var”
Ney çalmayı öğrenmek isteyen lise son sınıf öğrencisi Nimet el-Minavi ise müziğin kendisine yeni bir soluk olduğunu söylüyor:
“Soykırım gibi bir gerçeklik olsa da yaşamaya devam etmek zorundayız. Üniversite hayalim vardı ama okul kalmadı. Müzik bizim için ilaç gibi, bizi başka bir dünyaya götürüyor.”
