Her Eylül yeni bir bahar için başlangıç, incinen zamanlara da bir yolculuk temsil eder. İçinizde taşıdığınız ağırlıkları bu Eylül’de rafa kaldıralım mı? Aç pencereyi; baharda kuşlar dolsun dalına, aç kaldığın sevgiye ışık saçsın karanlığında, kırıldığın yerden yeşillensin hatta çiçeklensin kusursuzluğunda. Yol uzun. Korkutmasın gözünü. Fayton eşlik edecek yaşanmışlıklarına. Başlıyoruz bu uzun yolculuğa.

 Gözünüzün önüne gelecek kimi zamanlar, sarhoş edecek hatırlatıkca sizi. İçmekten değil ama düşünmekten. Hasret kokusu saracak etrafını. Sonra bir bakacaksın alevlerin arasında canın yanıyor. Açacaksın gözünü bir an kaybolmak istercesine. Ama yürek alevlendi mi bir kere kolay kapanmaz bilirsin. Sakın pes etme. Yakalamaya çalıştığın her şey senden kaçarken inatla kazanmak için mücadeleme et. Sar yaralarını. Derinliğinden korkmadan Cesur ol ki kaybetsen bile vicdan mahkemesinde yenik düşen taraf sen olma.

Hazırsan devam edelim, bin faytona. Eksik kalmış tarafına gidiyoruz şimdi de. Bu sokakta tüm beklentilerini, umutlarını hatta hayallerinin bir kısmını yavaşça bırakmanı istiyorum. Neyi kaybettiysen bir süreliğine vazgeç. Vazgeç ki artık sana açılan kapılardan içeriden bakmaya cesaret edebilesin. Karadumana aldırma, vazgeçmek kolay değildir. Öyle bir susturur ki seni sessizliğindeki çığlığı sen bile duyamazsın. Kül olursun da hırçın rüzgar da kaybolamazsın.

Hayatındaki en güzel rafa serpiştir küllerini. Yeniden doğduğunda, bunu başarıp geri dönmek istediğinde sadece avuçlarına döküldün incilerin. Hoş geldin diyerek karşılanabilsin seni. Elveda demesine izin vermeden bırak izlerini. Hava gök gürültülü, şimşekler gözüküyor olabilir. Aldırma. Her ayrılık zordur. Büyütür seni er ya da geç. Şimdi de mutluluk anlarının olduğu defteri koy bir köşeye.Bir kenarda kalsın ki kaybolan dakikaların bir anlamı olsun. Dönüşü olmayan yolculuklara ancak ders çıkartmak için git. Ve bu sefer elindeki bilet tek kişilik. İster cam kenarı ister kapı tarafı. Ya nefes alır camdan bakar çıkardığın dersleri izlersin Ya da kırık kapı tarafından bir an önce kaçmak sen bilirsin.

Unut demiyorum bak, sakın unutma. Sadece kilitle. Buradan çıkışımız ağır olduğundan dolmuşla devam ediyoruz yolumuza.Her taraf bir şarkı her sokak bir anı Hatta her dolmuş sırasında ki koltuk bir ders. Dalabilirsin yaşadığın ömüre. Gülümse. Bak sevdiğin yiyeceklerden filmlere İstediğin şiir kitaplarından hediye edilen cümlelere her şey burada. Yaşadığın mutlu ve hüzünlü anlar dünyanın en güzel yedi harikası.Bölge bölge ayrılmış.Tebessümün huzurun Kahkahaların acılarınla. Şimdiki durağımızsa bir göl kıyısı. Bakmaya kıyamadığın fotoğraflar, eşyalar için bir gemi gelecek. Yavaşça bırak. Akıp gitsin gölün kıyısından. Almak istediğinde hazinenin nerede olduğunu biliyorsun, bakarsın. Ama içinde kalmasın. Şimdi derin bir nefes al. Rahatla. Mutluluk sen izin verdiğinde, acılarından ders çıkardığında, biraz vazgeçip biraz umut ettiğinde seni bulacaktır.

Eylül farklıdır bu yüzden. Çünkü hem başlangıç hem de bir sonu ifade eder. Tarihi ne olursa olsun alıp götürür seni derinliklerine. Durduruyorum dolmuşu. Veriyorum müziği bir mezdeke bir oyun havası. İn aşağı salla anılarını bir sağa bir sola.İnsanların bakışlarına aldırış etme. Daha onlarla pikniğe gideceğiz.Şöyle güzel bir yeşil alana. Sohbet ederken boş atacağız içimizi. Duymayan kalmayacak kurtuluş müziğimizi. Son olarak da ders çıkardığın okuluna ziyaret etmek istersin diye düşündüm. Tenefüs et o havayı. Ne kadar sustuysan Ne kadar bağırdıysan ve ne kadar çabaladıysan. Bilinmeyen saatte geçen zamanı izle. Unutma!

Her şey biter herkes unutulur. Sen kaybettiğin baharda yeşillikler açtır yolunda.Her bahar hem yüzün hem neşe getirirken, kışın ortasında kar yağdırsın yaralarına. Gelecek rüyalarına zaman versin yorgunluğunda. Ve bitti... Gerçekten bitti.

Şimdi: Bu Eylül de bembeyaz bir raf Simsiyah bir kutu ve toz parçaları sun hayatının son perdesine.Alkışlar gelsin tüm yaşanmışlıklarına, mücadelene ve saf beklentilerine. Şimdi yeniden kapat gözlerini.

Rüyalarına varmadan sakın uyandırma kendini.

Bu arada dikkat et uyandırmadan elinden almasınlar hayallerinin ilk perdesini.

 Eftelya