Eccicik aşımız, gaygısız başımız olduğu yıllarda,Afyon’da bir Irmızan…

Yaşamak için yiyenlere oruç tutmak ne kadar kolaysa yemek için yaşayanlara o denli zordur.Erden iftara dilin susar miden konuşur.Aklının fikir tası delinir.Gözünün önünden Afyon’un tadına doyulmaz yemeklerine geçit töreni yaptırır.İftara kadar türüm türüm burnuna kokuttuğu yemekleri birbir canını istetir.Çık aklımdan hey yemek sabrıma mani olma dememek için oruç eylemeye yer ararsın.

Orucu uykuya dutturanlar…

Oruçluyken incik gıncık işleri yapanlar…

Oruç eyleyoz gali diye eşin dostun dükkanına misafir olanlar…

Orucuken vakit geçmek bilmeyo düşüncesiynen ne kadar sugabı varsa Olcak,Ördek,Hıdırlık Çeşmelerine su dolmiye gidenler…

Oruçken dakleşenin sinirden yüzünü alan tiryakiler…

Oruçken dut yemiş bülbüle dönen mülayimler…

İftarıydı,eriydi,davetiydi derken ırmazını yarılayan Afyonlular…

Afyon çarşı esnafının asıl ıramazan bereketi,bayrama on beş gün galarek başlardı.

 Iramazanın on beşinci günü gelince Afyon esnafı akşamları dükkanları kapatmazlardı.Kepengi açtıktan sonra gün içinde beranarı iş olurdu.İftardan sonra garnı doyan alışverişe çıkardı.

Uzun Çarşı,Sarraflar,Ot Pazarı,

Bedesten,Köprübaşı,Kurtuluş,Mecidiye,

Ambaryolu ve Dumlupınar caddelerinde gündüzler geceye ulanır,her dükkan müşterisine hizmet verirdi.

Konfeksiyoncular yılın son modası rengarenk kıyafatlerle vitrinlerini süsler,müşterilerinin bayramlıklarını düzerlerdi.Gece geç vakitlere kadar bir yandan iftar sonrası çayları içilir bir yandan kabinlerde elbiseler denenirdi.Başlı müşterilere veresiye verilir.Peşin satılınca sevinilirdi.

Tuhafiyeciler Afyon adetlerine uygun olarak bayramda el öpen çocukların eline duduşturulcek mendil,çorapları satmak için gece yarısına kadar dükkanlarını kapatmazlardı.Bayram geldimiydi tamtekmil gelir,iç dış yenilirdi.

İç çamaşırından,çorabına,havlusundan bebek takımına kadar alınırdı.

Ayakkabıcılar bayramlık elbisesine göre ayakkabı arayanlardan tut da illede kırmızı üstünde fiyonk olcek diye dükkan dükkan gezdiren çocuklar nedeniyle müşterisiz kalmazlardı.Bayramdan bayrama ayakkabısını yenileyen babalar aklı hesabında,elinde çay hanımını,çocuklarını dükkanın bigıyısında beklerlerdi.

Terziler bayrama yakın dükkanda sabahlarlardı.Evveli bayramlıklar terziye diktirilirdi.Çocukların bayramlığını ya anneler,nineler elde örerler ya da her evde olan dikiş makinasında kumaş alır kendileri dikerlerdi.Terzilerin eli dolu olurdu.Devir değiştikce giyimin de hazırına kaçıldı.Terziler ramazanın son günlerinde sahura kadar kendi dikmedikleri pantolonların paça boyunu,elbiselerin etek,kol boyunu alıp diker oldular.

Berberler,Kuaförler geceye kadar çalışır,günler öncesinden alınan randevuları yetiştircez diye uğraşırlardı.Bayrama kadar gece yarısı anca evine dönerlerdi.

Marketler,şarküteriler,fırınlar ramazan boyunca açık olurdu.

Seyyar satıcılar belediyenin izniyle Ambaryolu,Bedestenönü,Otpazarı,Saraçlar caddelerinde sergilerini açar ortamı Pazar yerine döndürürlerdi.Kaldırımlarda omuz omuzu sökmez,kalabalıktan yürünmezdi.

Afyon trafiği kilitlenirdi.

        Dükkanda iş arkadaşlarınla iftarı açmak,ısıcecik pideyi paylaşmak,keyifle çayını yudumlarken aniden gelen müşteriye tok garna malını satmanın keyfi paha biçilemez.

         Pandeminin ceremesini,çilesini küçük esnafa çektirmek haksızlık ve acımasızlıktır.

Şehir ekonomisinin bel kemiği esnaftır.Devlet bütçesini yıllardır ödediği vergiler,

cezalar,harçlar,resimler ile sırtında taşıyan en önemli vergi mükellefleridir.Desteğin,teşviğin ve affın en büyük payı küçük esnafın olmalıdır.Devlet küçük esnafına kol kanat germeli bu zor günlerde tamamen kapanmasına izin vermemelidir.Bir siftah için akşama kadar bekleyen esnafın kirası,senedi,çeki,ödemeleri ertelenmeli veya kolaylık sağlanmalıdır.

Bir işletme kapanırsa!!!

İşletme sahibi ve ailesi kaybeder.

Personeller ve aileleri kaybeder.

Toptancılar,personelleri ve aileleri kaybeder.

Mali müşavir personeli ve aileler kaybeder.

En önemlisi ekonomi kaybeder.

İşsizlik mutsuzluktur,zor hayattır.

Acıtarak düşen gerçek hayatın domino etkisi.

        Alışverişimizi küçük esnaftan edelim,çarşılarımızda her sabah açılan kepenk seslerinin nerde hareket orda bereket türküsünü dinleyelim.

Bayramda bayram edeceğimiz sağlıklı günlere hep birlikte…

Not:Gazeteci Nail Azbay’ın Afyon esnafı ve halkıyla yaptığı röpörtajları Afyon Postası gazetemizin youtube kanalından izleyebilirsiniz…