Afyon Postası, şehrin marka kurumlarını tanımaya devam ediyor. Bu hafta Master Mühendislik firması kapılarını bizlere açtı. Firma Sahiplerinden olan Halil Aktan ile özel bir röportaj gerçekleştirdik. İşte Halil Aktan’ın söyledikleri:
Şantiyecilikten sonra 2012 yılında Master Mühendislik frmasını kurduk
Master Mühendislik, biz zaten çekirdekten okuldan şantiyeciyiz, inşaatçıyız. Bunu biraz daha ileri taşımak için 2012 yılında Master Mühendislik firmasını kurmaya karar verdik. Hayallerimiz vardı, en iyisini en güzelini yapalım diye. Çok şükür bugün de başardığımızı düşünüyoruz. Müşterilerden de aldığımız tepki bu yönde.
Babamız sıfır hatayla yaşamayı isteyen bir adam
Şimdi bizim babamız idealist bir adam. İşin açıkçası 50 yıllık bir tecrübe var burada babamı da dahil ettiğimizde. Prensip düşkünü bir adam. Sıfır hatayla yaşamayı isteyen bir adam. Babamla iş konusunda hadi biz idare edelim dediğimizde onun idare etmediği şeyler, sonra yaş ilerleyince müşterilerle biz iletişime girmeye başlayınca anladık ki inşaat işi evet eksiksiz olmak gerekiyormuş.
50 kişilik personelimizle çalışıyoruz
Master Mühendislik olarak villa projelerimiz, galeri projelerimiz, restoran projelerimiz, aynı zamanda da büyük şantiyelerde anahtar teslim projelerimiz halihazırda devam ediyor. Biz bir ekibiz. Ortalama şantiye personeli olarak 40 civarı, ofis içerisinde de çalışan 10 personel çalışıyoruz. Kadro oturdu. Problemli işlerimiz vardı daha önceden, çözüldü. Müşteri potansiyelimizde de sıkıntı yok. Herkes kibar, güzel. Biz de elimizden geleni yapıyoruz. Yani durum bundan ibaret.
Müşteri hayalini anlatır, iş bitmeden evinin nasıl olacağını müşteri bilir
Şimdi önce bize müşteri gelir. Hayalini anlatır. Biz bu hayalini önce not alırız sonra görsel projeye dökeriz. Görsel projede müşteriyle bizim sohbetimiz esnasında revizeler olur. Bu revizenin sonucunda da müşteriye vereceğimiz iş, yaşam alanı, bu işler ortaya çıkmış olur. Sonra inşaatına başlanır. Tabi inşaatına başlamadan önce tamamen elektrik, su, mobilya, ne diyeyim böyle en küçük detay perdesine kadar düzenlenmiş olur. Müşteri evin bittiği şeklini daha önceden görmüş olur. Yani evinin temeli bile yokken nasıl bir evinin olacağını insanlar görür. Hayal ettiklerini gerçekleştirmeye başlarız.
Sloganımız ‘İşi ustasına bırak’
Master Mühendislik, İngilizce kökenli bir isim. Master demek usta, esnaf, sanatkar anlamına gelir. Biz ustayız, aynı zamanda esnafız, aynı zamanda da sanatkarız. Bizim sloganımız vardır. Bunu Afyon yöresinde çoğu arkadaşımız eşimiz dostumuz bunu bilir. Sloganımızın ismi zaten şudur: İşi ustasına bırak. Buna istinaden 2012 yılında Master ismini koymayı planladık ve cuk oturmuş iyi olmuş.
50 yıllık bir tecrübe var: Hep öğrenmeye devam edeceğiz
Eğitim her zaman sonunda tatlıdır ma başlarken hep zordur. Ekonomik sıkıntılardan tutun tecrübesizliğe kadar. Zaten babadan gelen 50 yıllık bir tecrübe var şantiyecilik konusunda. Bunun üzerine 13-15 yıl, 20 yıl şimdi matematiğini yapamadım ama çok küçükten beri ilkokul 3’lerden 5’lerden beri hep şantiyenin içindeyiz. Toz olduk, pis olduk. Ders çalıştığımız oldu. Okulda okumadığım kadar bir şeyleri okumak zorunda kaldım. Bilirsiniz teknoloji sürekli ilerliyor. Teknoloji ilerledikçe bu konuda sen de teknolojiyle beraber hareket etmek için kendini yetiştirmen gerekti. Günümüzde sürekli video izlemek, teknik çizimleri takip etmek, yeni ürünleri takip etmek, bu süreç uzun. Bitti mi? Bitmedi. Bu süreç hep devam edecek, hep öğrenmeye devam edeceğiz.
Avrupa’da kilise, Afrika’da Cami, Arap Ülkelerinde Otel Yaptık
Ben 16 ülkeye gittim. 16 ülkede, dünyadan başlayıp Afyon’a geleceğim, 16 ülkenin 10’unda şantiyelerimiz oldu. Kilise yaptığımız oldu, cami yaptığımız oldu, otel yaptığımız oldu, villalar yaptığımız oldu. Dünyanın bir çok ülkesinde biz bu projeleri anahtar teslim yaptık, bitirdik, geldik. Romanya’da mesela Kilis, Afrika’da cami, Arap ülkelerinde otel, Avrupa ülkelerinde villa yaptığımız projelerimiz var. Yapıp bitirmek konusunda artık böyle üst düzey kendimize güveniyoruz. Bu konuda çok şükür sıkıntımız yok.
Eskisinden daha çok Afyon’u seviyorum
Tabi uluslararası bir firmaydı ama şöyle toparlayayım gençler gibi değil de ben artık eskisinden daha çok Afyon’u seviyorum çünkü bir Türk’e dünyanın herhangi bir yerinde sorarsınız, Türkiye’yi çok özledim der, ben Afyon’u özlüyorum dışarı çıktığım zaman. Bunun nedeni bizim Afyon’umuz tanıdık. Biz maddi anlamda çok şükür çorbayı da kaynatıyoruz Afyon’da. Çevremiz de var. Daha rahatız, daha softuz, daha endüstriyeliz. Onun için Afyon’da yaşamak ve Afyon içerisinde projeler üretmek bizim daha çok hoşumuza gidiyor. Aynı zamanda Afyon’da da birkaç otel tamamladığımız projelerimiz var. Villalarımız zaten devam ediyor. Çok şükür. AVM’lerde yaptığımız mağazalar var keza. Şu anda villa mevzusunda trendteyiz. Restaurantlar, gece kulüpleri… Bu tür işletmelerde de sağ olsunlar bizi buluyorlar, tecrübemize güveniyorlar, bizimle çalışmak istiyorlar.
Dövmeci dükkanı açmak isteyen kişi bizi şaşırttı
Hatta küçücük bir anımı anlatabilirim. Literatürümüzün içinde yani yaptığımız işlerin içinde olmayan bir şey olduğunu fark ettik biz. Geçenlerde bir arkadaşımız geldi. Dövmeci dükkanı açmak istiyor. Baktık ki biz heyecanlandık ekip olarak. Biz hiç dövmeci yapmamışız, böyle bir dükkan yapmamışız. Dedik ki biz bu işi, para falan hiç umrumuzda değil, biz bu işi yapmalıyız. Literatürümüzde yapmadığımız bir tek dövmeci vardı çok şükür onu da katacağız inşallah. Projeler çizildi hazır, arkadaşımızla da görüştük, iyi yerdeyiz yani.
Biz kurumsal olmaya çalıştıkça herkes Halil Aktan arıyor
Aslında şahsıma münhasır cevap vermek istiyorum bunu. Bizim şöyle sorunlarımız var. Master Mühendislik bir marka, bir kurumsal olsun diye yola çıktık. Ama şu anda halen yaşadığımız şey müşteri tamamen Halil Aktan’ı görmek istiyor. Ama biz kurumsal olmaya çalıştıkça herkes Halil Aktan arıyor. Bizim böyle oturmuş bir muhasebe departmanımız var, otrumuş bir mimari ofisimiz var, oturmuş bir şantiye kadromuz var, şantiye yönetim kadromuz var artı. Bunları biz üst düzey değerlendirmek istiyoruz. İş hızı açısından, müşteriyle çalışanlar arasında değerlendirme konusunda ama benim yakındığım şahsıma münhasır müşteri hep beni görmek istiyor. Asıl sıkıntı burada başlıyor, ben her şeye yetişemiyorum. İnsanlarla ikili iletişim, diyalog… Bunlar güzel şeyler. Çayımızı, kahvemizi içelim. İşin nasıl yapılacağının provasını yapalım, planlamasını yapalım ama artık diğer arkadaşlarımızdan da yardım almak için müşterilerimizden de böyle ara ara nazımızın geçtiği müşterilerden de yardım istiyoruz. Faydalı oluyorlar mı çok sağo lsunlar artık ekibin tamamını, ben aslında şunu istiyorum müşteri beni değil Master Mühendisliğin tamamını kullansın. Ekibin tamamını kullansın. Hem şantiyede, hem ofiste.
Sahada kardeşim var, babam var, oğlum var
Şimdi bu bahsettiğim 40 kişi ofis dışında. Bizim şöyle bir durumumuz var. Altyapıdan yetiştirdiğimiz çırak, kalfa, usta silsilesiyle burada çalışan arkadaşlarımız var. En eskisi 4 yıllık. 3,5-4 yıllık.Bunun içinde alçıcısı, alçıpancısı, kağıtçısı, boyacısı… Herkesin kendine özgü branşı var. Bizim çalışma sistemimiz diğer arkadaşlarımızdan farklı. Biz işlerimizi genelde taşeron etmemeye çalışıyoruz. Kendi ekibimizle, maaşlı sigortalı yani bir işi hızlı bitirmek için değil kaliteli bitirmek için şirketin içerisindeki personelle tamamlamaya çalışıyoruz. Ofis içerisine gelirsek biraz önce bahsettiğim gibi güçlü bir muhasebe departmanımız, aynı zamanda mimari ofisimiz artık uçtu, 4-5 tane mimar kızımız var. Mimarlarımız, iç mimarlarımız… Görsellerde 1’den fazla 3’ten fazla 5’ten fazla müşteri değil önce bizim beğenmemiz için defalarca çizdiğimiz projeler oluyor. Müşterinin bunu değerlendirmesini istiyoruz. Sonra sahada. Sahada olan kardeşim var. Babam var, oğlum var, bir tane mühendis arkadaşımız var. Sahada taşımacılığı yapan, lojistiği sağlayan arkadaşlarımız var. Müşteri beni değil, Master Mühendis’in tamamını kullansın istiyorum ben. Böylelikle daha iyi bir konfor sağlayalım insanlara.
En büyük şanslarımdan biri…
Üstte baba baskısı, aşağıda oğluna mahcup olmama en iyi yapma baskısı, kardeş zaten sırt. Bu çok özel bir şey. En büyük şanslarımdan birinin bunun olduğunu düşünüyorum ben aile şirketi olarak. Bizi farklı kılan şey bana göre, Master Mühendislik’e göre bizim şöyle bir özelliğimiz var: İş alındıktan sonra parası, pulu, görseli, hesabı her şeyi bittikten sonra, bu aşamada da yapılmış hatalar olabiliyor görselde müşterinin istediği ya da iş kalitesi olarak, sağlamlık konusu olarak ya da konfor olarak hata yapmış oluyoruz. Biz hatayı gördüğümüz dakika düzeltiriz. Öyle kalsın, böyle kalsın, müşteri öyle istemişti ya da o ucuzdu, biz bunu böyle anlaşmıştık problemleri bizim kendi içimizde bitmiştir zaten. Yeter ki müşteri evimizi, otelimizi, restoranımızı, spor kulübümüzü bize emanet etsin. Biz bu konuda kendi içimizde prensiplerimizden biri en kalitelisi, en sağlamı neyse onu yapmaya kararlıyız.
