Afyon Postası ekipleri Kentsel Dönüşüm mahallesi olan Mısri Mahallesi’ne giderek vatandaşlara mikrofon uzattı.
Afyonkarahisar’da kentsel dönüşüm mahallesi sakinleri isyan ederek yetkililere seslendi:
“Kentsel dönüşüme değil haksızlığa itiraz ediyoruz”
-“Biz kentsel dönüşüme itiraz etmiyoruz, haksızlığa ediyoruz. Bize bir daire verseler bitti, istediğimiz şey de bu; buradaki yerimizden daire verseler, biz sadece bunu istiyoruz. 2+1 daireye 105 bin dediler, o zaman 3+1 daireye de 200 bin gibi bir fiyat çıkardılar. Bunu emekli maaşıyla nasıl ödeyeceğiz bilmiyorum. Bize ücretsiz bir daire vermeleri lazım, mağduruz. Bize yardım etsinler. Ben emekliyim, 16 bin lira maaş alıyorum; bu paraları bizim ödeyecek durumumuz yok. Bizden bir ev parası istediler, biz hakkımızı istiyoruz.”
“Bizden bir ev parası istediler”
-“Bize dediler ki "Size haksızlık yapmış." Biz de "Orayı nasıl düzeltiriz?" dedik ama omuz çekiyorlar. Siz bilmiyorsanız, belirsizlik varsa, biz kime ve neye güvenip bu paraları verelim? Onlar bize kesin bir netlik söylese, biz ona güvenerek söyleyeceğiz ama kimse bize bir şey söylemiyor. Kendileri de söylediler, o günün il başkanı, "Biz de olsak biz de vermeyiz." diye. Biz şimdi kime güvenip verelim? Karşımızda yetkili kişiler, kesin bilgiler yok. Bizden bir ev parası istediler; hem arsamı vereceğim hem de kaloriferli lüks ev parası vereceğim. Bize netlik ve güzellikle gelsinler. Karşı değiliz, sadece netlik ve bir proje istiyoruz.”
“Dağın başındaki bir evle bizim burayı yok pahasına almaya kalkıştılar”
-“Burada bizim arsaları yok pahasına saydılar. Dağın başındaki bir evle bizim burayı yok pahasına almaya kalkıştılar ama aralarında hiçbir alaka yok. Bu süreç 2012’de başladı galiba ve 2025’teyiz; 12-13 senedir hiç ilerlemedi. Buradaki kat sayılarının artması lazım, bu dedikleri şekilde kimse ev sahibi olamaz. İnsanların başlarını sokacakları bir evleri olsun. Biz de burayı bedavaya almış değiliz. Ben buradaki evimi 20-25 yıllık birikimimle almıştım. Şimdi yok pahasına alıp da üstüne bizi borçlandırarak beni şehir dışına yönlendirmelerini istemiyorum. Kendi yerimle aynı boyutta bir ev istiyorum ama onu da yapmıyorlar.”
“İlk başta adalet yok”
-“Başkanımızın da dediği gibi, ilk başta adalet yok. Başkanımız elinden geldiğince yüksek yerlere başvurdu ama muhatap alabileceğimiz birisi olmadı. Buraların değerleri belli zaten.”
Mecidiye Mahalle Muhtarı Deniz Özcan da kentsel dönüşümle ilgili şu açıklamalarda bulundu:
Muhtar Özcan: "İmara Açılmasını İstiyoruz"
“Mecidiye bayağı gözden çıkartılmış durumda. Konu edinildiğinde Mısri ve çevresi deniliyor ama yarısı giriyor; Mecidiye’nin giren yarısı, Mısri’nin neredeyse tamamı ediyor. Aslında kentsel dönüşüme girecek bir durumu yok. Neden derseniz, bu giren tarafında hem binalarımız yeni hem de imara açılsa sorun kalmaz.
Mecidiye’nin tamamına bakarsanız, arkası bahçeli evlerden oluşuyor ve aslında Afyon’da başka yerde bu güzellik kalmadı. Biz Mecidiye halkı olarak imara açılmasını istiyoruz. İmara açılsaydı burası zaten 2013’ten beri dönüşmüş olacaktı. Aslında biz kurban edilmiş bir bölgeyiz. Mahalleli imara açılmasını istiyor. İmara açılsaydı müteahhitler zaten alıp bizim mahallelimiz beş kuruş vermeden ev sahibi olacaktı.
Bizim devletimizden ve Çevre ve Şehircilik’ten en çok istediğimiz talebimiz: imara açılıp şehrin kalkındırılması ve bizim müteahhitlerle anlaşmamız. Çünkü mahallemizin gelir seviyeleri yüksek değil. Belki de devletimiz de bizi mağdur etmeyecek, onları suçlamıyoruz. Biz kentsel dönüşüme karşı çıkmıyoruz ama burada yaşayan insanların da mağdur olmasını istemiyoruz. İnsanlar karınlarını zor doyururken neden üstlerine bir yük daha yüklüyoruz?”
Afyonkarahisar Kentsel Dönüşüm Dernek Başkanı Serhat Tugan da çözümü anlatarak şöyle konuştu:
Dernek Başkanı Tugan: "Çözüm Aslında Çok Basit"
“2013’ten beri burası kentsel dönüşüm alanı, yani riskli alan ilan edildi. O zamanlar böyle şeyler pek bilinmiyordu, bizler de yeni yeni bazı şeylere vakıf olabilmiştik. İnsanlar sevindi, evlerimiz yenilenecek diye ama Burhanettin Çoban’ın projesi biraz rafa kaldırıldı. Bakanlık, belediyeden yetkiyi aldı, “Biz yapacağız.” dedi. Tamam dedik ama baktık ki buradaki birçok kişi ev sahibi olamayacak ve büyük meblağlarda para ödenecek. Tabii biz de mahalleli ve halk olarak bu projeye karşı geldik.
En başından beri kentsel dönüşüme karşı olmadığımızı belli ediyoruz. Burcu Köksal başkanımız başkan seçildi. Başkanımızın projesi bakanlığın projesi açıklandıktan beri bizim yanımızda, hukuki olarak da destek verdi. Bizler ne istiyorsak yardımcı olacağını söyledi ve oldu da. Şimdi de kentsel dönüşüm yapma girişiminde bulundu. Biz Afyonkarahisar’ın kentsel dönüşüm birimiyle görüştüğümüzde, bakanlığın bazı şeylere cevap vermediğini duyuyoruz.
Buralar riskli alan ilan edildiği için bakanlığın belediyeye rezerv alanı vermesi gerekiyormuş, bunu söylemiyorlar. Yani bir çıkmaza sokuldu. Buradan sizin aracılığınızla şunu söyleyeyim: Bir dernek olarak bu işin hızlanması için şunu yapacağız. Afyon’un milletvekilleri, üniversite öğrencileri, temsilciler, belediye, bakanlık neresi varsa davet edeceğiz ve bir araya getireceğiz. Orada herkes derdini anlatsın ve bu işin hızlanması için elimizden geleni yapacağız.”
“Kentsel dönüşüm sadece burada yaşayanlar için değil Afyon için sorun”
“Buradan şunu da söylemek istiyorum: Bakanlığın projesi varsa gelsin anlatsın ya da belediyeye cevap versin işlerinin hızlandırılması için. Bu, Afyonkarahisar için bir sorun. Burada yaşayan insanlar için değil. Bugün burada Afyonkarahisar Valiliğinde veya belediye çalışanlar araçlarını Gazlıgöl Caddesi’ne, Karaman Mahallesi’ne bırakıp gidiyorlar. Yani burada geniş yollar ve modern evler olsa, buradaki trafik rahatlar. Bunlar neden yapılmadı?
Biz 2013’ten 2020 yılına kadar, toplantıya kadar hiç muhatap alınıp görüşülmedik. Bizim zorumuzla yapılan toplantıda hiç net cevaplar verilmedi. Haliyle halk da bu işin olmayacağını anladı. Bizim arsalarımız altın değerinde. Siz zaten bize arsamızın değerini verseniz, zaten bizim bu arsamızın fiyatı dairemizi alacak.
Kentsel dönüşüm en az 10 bin kişiyi etkiliyor. Mahalle halkına da en başında söylediğim gibi: Arsasına ev, evine ev; dükkanına iş yeri. Buranın çözümü çok basit aslında. Kısaca özetlemek gerekirse, ana caddedeki arsalara arsa kadar iş yeri; arka sokaklardaki arsalara da metrekaresi kadar daire verilse, bu iş hızlı bir şekilde çözülür.”