T.C Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) ve Zafer Kalkınma Ajansı iş birliğinde İİBF’nin 50. yılı dolayısıyla yayınlanan İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisinin “Bölgesel Sürdürülebilir Kalkınma” (Özel Sayısı) Temalı Tanıtım Toplantısı ve Paneli düzenlendi.
TR33 Bölgesinde kır nüfusu, yüzde 30 ile Türkiye ortalamasının üstünde
Bu panelde konuşan Zafer Kalkınma Ajansı Planlama ve Bölgesel Koordinasyon Birimi Başkan V. Bekir Umut, “TR33 Bölgesi Bölge Planı ve Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi” konulu sunumunda ise TR33 bölgesine dair sosyo-ekonomik görünüm, bölgesel gelişme ulusal stratejisi ve bölgenin konumu hakkında değerlendirmelerde bulundu. Umut, TR33 Bölgesinde kır nüfusunun yüzde 30 ile Türkiye ortalamasının üzerinde olduğunu belirtti. Sosyo-ekonomik endeksinde birinci kademede (en gelişmiş ilçelerde) TR33 Bölgesinde yer alan illerdeki hiçbir ilçenin yer almadığını söyleyen Umut, “En kötü kademede de yok. Daha çok geride kalmış ilçelerimizin olduğunu görmekteyiz. 54 ilçemizin 35’i 4. ve 5. kademede yani geri kalmış ilçeler” şeklinde konuştu.
“Coğrafi işaretli ürünlerden istenen gelir elde edilemiyor”
Yerleşim merkezleri ile ilgili yapılan çalışmada gelir kalemlerinin tarımsal üretim ve hayvancılık faaliyetleri arasında sıkıştığını kaydeden Umut, “Bu gelir kalemlerinin çeşitlenmesi gerektiğini düşünmekteyiz. Emekli maaşları ve sosyal yardımların öne çıktığını görüyoruz. Kırsalda bir çeşitlilik yok. Coğrafi işaretli ürünlerimiz önemli. Afyonkarahisar’ın 50 tane coğrafi işaretli ürünü var. Toplamda bölgemizde 114 tane coğrafi işaretli ürünümüz var. Avrupa’da da öne çıkmaya başladık. 2 ürünümüz tescillendi; 2 tanesi de tescil sürecinde. Yaptığımız saha çalışmalarında coğrafi işaretli ürünlerden istenen gelirin elde edilemediğini öğrendik. Turizm önemli özellikle termal turizm” dedi.
Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi hazırlandı
2024-2028 yıllarını kapsayan Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi hakkında bilgiler veren Umut, “Yerelden ulusala, ulusaldan küresele yaklaşımıyla, Türkiye’nin uzun vadeli kalkınma hedefleri ve On İkinci Kalkınma Planı ile çizilen genel çerçeve doğrultusunda, bölgelerin ihtiyaç ve potansiyelleri ile uluslararası gelişmelerin oluşturduğu tehditler ve fırsatları dikkate alınarak hazırlandı. Ulusal kalkınma politikalarının mekânsal yapı taşlarının oluşturularak güçlendirilmesi, mekânsal gelişme ve sosyo ekonomik kalkınma politikaları arasında uyumun artırılması, bölgesel gelişme çalışmalarına bütüncül bir perspektif kazandırılarak etkinliğinin artırılması, alt ölçekli bölge ve il plan ve stratejilere genel bir politika çerçevesi oluşturulması, bölgesel gelişme alanında faaliyet gösteren kurumlar ile mahalli idareler, üniversiteler, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları arasında iş birliğinin artırılması ve karar süreçlerine katılımcılığın artırılması amaçlarıyla Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi hazırlanmıştır” diye konuştu.
“Sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin başarıya ulaşması yerel düzeyde alınan kararlara bağlıdır”
İİBF Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Volkan Göçoğlu ise “Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları Doğrultusunda Kamuda Stratejik Yönetim” temalı sunumda sunumunda belediyeler, il özel idareleri ve üniversitelerde yaptığı araştırmalardan bahsetti. Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarının (SKA’lar), küresel düzeyde belirlenmiş olsa da, bu hedeflerin başarısının büyük ölçüde yerel düzeydeki aktörlerin eylemlerine bağlı olduğunu ifade eden Göçoğlu, “Sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin başarıya ulaşması, politikaların yazıldığı küresel masalardan çok, uygulamanın gerçekleştiği yerel düzeyde alınan kararlara bağlıdır. Ulusal düzeyde referans kalkınma planları ancak yerel düzeydeki kurumsal stratejik planların birbirini desteklemesi ve koordinasyonuna bağlıdır” dedi.
“Yerel yönetim birimleri SKA’lar açısından hayati öneme sahip”
Türkiye’de yerel aktörlerin SKA’lara katkı kapasitesi ve bu katkının stratejik yönetim süreçlerine nasıl yansıdığının anlaşılmadığını belirten Göçoğlu, “Yerel yönetimler, Türk idari teşkilatında yer yönünden yerinden yönetim kuruluşları olarak doğrudan yerel halkla temas halindedir ve hizmetlerini yerel ihtiyaçlara göre şekillendirme kapasitesine sahiptir. Kamu üniversiteleri ise hizmet yönünden yerinden yönetim kuruluşları olarak sadece eğitim-öğretim değil, aynı zamanda araştırma ve toplumsal katkı işlevleriyle SKA’ların çok boyutlu uygulanmasında stratejik bir aktördür. Her iki kurum türü de hem stratejik planlama yükümlülüğü taşımaları hem de yerel düzeyde etki kapasitesine sahip olmaları nedeniyle SKA’lar açısından hayati önemde yerel yönetim birimleridir” ifadelerini kullandı.
Üniversitelerin sürdürülebilirlik konusunda toplumsal katkı ve kurumsal yapı ve süreçlerin vurgusunun yüksek olduğunu sürdürülebilirlik konusunda misyon ve vizyon hedeflerinin yeterince yer almadığını belirten Göçoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
“Sürdürülebilirlik vurgusunun en yüksek olduğu toplumsal katkı, üniversitelerin stratejik planlarında sıklıkla sosyal sorumluluk projeleri aracılığıyla yansıtılmaktadır. Ancak bu katkıların hangi alanlarda ve nasıl gerçekleştiği konusunda net bir açıklık yoktur. Bunların belirlenmesi, üniversitelerin toplumla olan etkileşimlerini genişletme potansiyelini artırabilir. Kurumsal yapıların ve süreçlerin sürdürülebilirliği vurgusu yüksektir. Üniversitelerin kurumsal yapılarında ve süreçlerinde sürdürülebilirlik vurgusu, bu yapıların hizmet kapasitesini artırabilir, aynı zamanda sürdürülebilir kalkınma için uzun vadeli çözümler geliştirme potansiyelini yansıtabilir. Sürdürülebilirlik, üniversitelerin misyon/vizyon ifadelerinde ve temel değerlerinde yeterince yer almamaktadır. Bu durum, sürdürülebilirliğin üniversitelerin iç yapılarında ve stratejik hedeflerinde daha güçlü bir şekilde yer alması gerektiğini göstermektedir. Üniversitelerin misyon/vizyon ifadelerinde ve temel değerlerinde sürdürülebilirliğin daha fazla yer alması, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine yönelik daha sağlam ve tutarlı bir bağlılık oluşturacaktır.”
İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisinin Bölgesel Sürdürülebilir Kalkınma Temalı Tanıtım Toplantısı ve Paneli, soru cevap bölümün ardından plaket takdimi ile sona erdi.